Hastane koridorunda neler yaşanıyor inanın değil yaşamak, film olarak bile izlemeye dayanamazsınız.
Ben Dr.Riyat Kırmızıoğlu, neredeyse 30 yıla yaklaştığım hekimlik hayatımda çok hasta gördüm ve bir kısmı şimdi yoklar ama emin olun böyle trajediyle hiç karşılaşmadım.
Her insanın sevdikleri olur yanında hastalandığında ancak bu kez böyle değil inanın,
Yalnızsınız! herkes kaçıyor sizden ve sadece o beyaz önlüklü hakları ödenemez hemşireler doktorlar sağlık çalışanları var yanınızda kendi canlarını hiçe sayarak koridorlarda
hasta odalarında acillerde ambulanslarda filyasyonda ve ihtiyaç duyduğunuz her yerde ama sevdikleriniz yok isteseler de olamazlar ama pek de istemiyorlar zaten.
Bunları bizler “sağlık çalışanı” olarak yaşıyoruz ama o hastane koridorlarında “hasta” olarak yaşamanızı hiç istemem.
Önümüz kış, ocak ve şubat aylarında hastanelerimizin yükünün daha da artacağını, zaten bulmakta güçlük çektiğimiz yatak ve yoğun bakım yerini hiç bulamama olasılığımızı hatırlatmak isterim.
Artık bir film seyretmiyorsunuz, emin olun bunlar gerçekler!..
Ben 30 yıla yaklaştığım hekimlik hayatımda çok hasta çok ölüm gördüm ama ailesi ve sevdiklerinden uzakta böyle yalnız terkedilmiş hastalar ve çaresizlik içinde ölümler görmedim.
Dayanacak gücümüz var ama biz de tükenirsek sizler daha da yalnız kalacaksınız daha da zor durumda olacaksınız.
“Sizi iyileştirmeye çalışırken bizler de hasta oluyoruz.”
Bizim sizler gibi evimizde kalma şansımız yok, hastanelerde, sağlık ocaklarında, ambulanslarda, filyasyon ekiplerinde olmamız gerek.
Bu çıkınca unutacağınız bir sinema filmi değil !
Artık, kanserli hastalarımıza, çocuk hastalarımıza, ameliyat için bekleyen hastalarımıza,
kronik hastalarımıza bakmamız, onları iyileştirmemiz lazım. Sağlık ocaklarında gebeler, bebeler, yaşlılar hizmet bekliyor.
Biraz özen gösterin, biraz saygı duyun. Mecbur değilseniz evden çıkmayın yada maskenizi çıkartmayın.
İnsana olan sevginiz varsa
yaşama ve yaşatmaya çalışan
biz yorgun sağlık çalışanlarına
yardım edin, lütfen!…
Kardeşiniz, evladınız, arkadaşınız
Dr.Riyat Kırmızıoğlu
