CEHALETE BOYUN EĞME..

CEHALETE BOYUN EĞME..

Saf ve  iyi niyetli olmak, cehaletle birleştiği zaman tehlikeli bir hal alır.

Cehalet; kötü niyetle birleştiğinde patlamaya hazır bir bomba gibidir.

Cahil insanlar çok çabuk kandırılabilir, yönlendirilebilirler.

Hafıza zayıf ve hatta hiç yok gibidir.

İstismara açıktırlar.

İnançlar ve değerler üzerinden istenilen  istikamete kolayca sürüklenebilirler.

Sorgulayamazlar, hayır demesini bilmezler, fikirleri olmadığı için fikir de yürütemezler.

Hele hele şah damarlarına dokundun mu kul köle olmaya dünden razıdırlar.

Bu tanımlamalara uyacak insanlar yada topluluklar ülkemizde mevcut mudur?

Haddinden fazla olduğu aşikardır.

Etrafınıza bir bakın  isterseniz.

Ne görüyorsunuz?

İstemediğiniz kadar, yığınla bu tiplemelerden insanlar var değil mi?

Var; elbette var..

Sizce bu bir tesadüf müdür?

Tesadüf olamaz.

Yıllara yayılmış, bilinçli ve planlı uygulamalar neticesinde bu yapıya gelinmiştir.

Neden?

Çünkü bu kitle yığınlarını idare etmek kolaydır.

Çünkü bu tür kitlelere ne derseniz deyin ağzı açık vaziyette kafa sallamaya hazırdırlar.

Hele hele bunları her anlamda kendinize abone yapmışsanız olay bitmiştir zaten.

Rüzgarın estiği yöne göre  yeri gelir kör ,sağır ya da dilsiz olabilirler.

_____________________

Bir lokma ekmeğe muhtaç hale getir sonrada sosyal devlet adı altında onlara iyilik meleği ol.

Erzak ver,Kömür ver,Para ver, ver oğlu ver…

Hangi şartla?

Kayıtsız şartsız biat etmek karşılığında.

Her daim bağımlı hale getir ve orada demirle.

Biat etmeyen…

Etmeyen avucunu yalasın..

Bertaraf olsun,derdine yansın,cehennem olsun mantığı..

Cehalet,yoksulluk,kargaşa,kavga ve gerginlik yarat ve bundan nemalan..

Böyle bir devlet idaresi halkını ne ölçüde temsil edebilir?

Ne ölçüde refah ve mutluluk verebilir?

Ne ölçüde kucaklayıcı olabilir?

Ne ölçüde gelişen dünyada kendine üst sıralarda yer edinebilir?

Orta doğu görünümlü bir ülkeden bir fark kalır mı?

Kalmaz dostlar…

Sonrada..

Sonrada kıvrım-kıvrım kıvranırız işte böyle.

_________________________

Sorumluluk sahibi bireyler olarak kıvranmak istemiyorsak eğer; en büyük düşman “CEHALET” ile savaşmak durumundayız.

Cehaleti yendiğimiz an aydınlığı görebiliriz.

Cehaleti karanlığa gömdüğümüz zaman bu ülke refaha erişir.

Bu ülkede bizde varız diyorsanız eğer kolları sıvayın işe hemen başlayın.

Evet dostlar; hepimize yığınla iş düşüyor kolay olmasa da kararmış beyinlere ışık olmak zorundayız.

Bana ne diyerek geleceğimize en büyük kötülüğü yapmayalım.

İşimizin zor, hem de haddinden zor olduğunu biliyorum.

Bu zorlukla mücadele etmek her yurtseverin özel görevi olmalıdır.

Mutlu yarınlar diliyorum…

Zeki Şanlı
1967 İskenderun doğumlu.Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü mezunu.