KATARAKTA ‘FAKOEMÜLSİFİKASYON’ YÖNTEMLİ ÇÖZÜM

Yaşlı hastalığı olarak bilinen kataraktın, yeni doğan bebekler dâhil her yaş grubunda görülebileceğini ifade eden Özel İskenderun Gelişim Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Merih Gül, katarakt hastalığının tedavi edilebilir körlük nedenlerinin başında geldiğini belirtti. Katarakt tedavisinde hasta konforunu büyük ölçüde artıran dikişsiz FAKO yöntemi hakkında bilgi veren Op. Dr. Merih Gül, katarakt ameliyatı için teknolojik alt yapı yeterliliğinin, sterilizasyonun ve hekim tecrübesinin önemine dikkat çekerek, hastalığın ilaçla tedavi edilemeyeceğini ve tek tedavisinin ameliyat olduğunu açıkladı.
“İlerleyici görme kaybı yapar”
Körlüğe yol açan nedenlerden birinin, katarakt hastalığı olduğunu belirten Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Merih Gül, “Katarakt, gözün içinde bulunan doğal merceğin saydamlığını kaybetmesi ve buna bağlı olarak görmenin azalması ile sonuçlanan bir göz rahatsızlığıdır. Saydamlığını kaybeden lens opaklaşır, rengi değişir; sarı, kahverengi, beyaz veya buzlu cam görünümü alır ve hastanın görmesi giderek düşer” şeklinde konuştu.
“Kataraktın yaşı yok”
Kataraktın en önemli nedeninin ileri yaş olduğunu vurgulayan Op. Dr. Gül, “İleri yaş dışında, travma, diğer bazı göz cerrahileri sonrası, bazı ilaçlar ve diyabet katarakta yol açtığı gibi üveit, göz tansiyonu gibi göz hastalıklarına ikincil olarak da gelişebilir. C vitamini eksikliği ve ultraviyole ışınlarına maruz kalmak gibi etkenler de, katarakt gelişimini hızlandırır. Bebeklik ve çocukluk çağında da katarakt görülebilir. Doğumsal kataraktlarda en önemli etken, annenin hamilelikte geçirdiği kızamıkçık gibi enfeksiyonlardır. Görmede bulanıklaşma, renklerin matlaşması, gözlük numaralarında meydana gelen sık değişiklik, uzağı net yakını bulanık gören hastanın uzak görmesinin bozulup yakın görmesinin daha iyi hale gelmesi, gece ışık yansımalarının olması kataraktın belirtileri olarak sayılabilir” açıklamasında bulundu.
“Tek tedavi ameliyat”
Göz merceğinin matlaşması sonucuyla görme yeteneğini azaltan kataraktın, gözün diğer yapılarına zarar vermeden kapalı ameliyatla tedavi edilebildiğini kaydeden Op. Dr. Merih Gül, “Kataraktın ilaçla tedavisi yoktur. Tek tedavisi cerrahidir. Ameliyatla saydamlığını kaybeden opaklaşmış lens alınarak, hastanın tekrar iyi görmesi sağlanır. Halk arasında dikişsiz, lazerle katarakt ameliyatı olarak bilinen, asıl adı fakoemülsifikasyon olan güncel teknoloji ile yapılmaktadır. Bu yöntemde lokal anestezi altında saydamlığını kaybetmiş olan göz merceği materyali, 2 ila 3 milimetrelik bir kesiden, ultrasonik titreşimler gönderen ince bir metal ile parçalanarak göz dışına alınır ve yerine numarası önceden belirlenmiş kişiye özel suni bir mercek yerleştirilir. Hasta konforu gözetilerek, kısa sürede görme netliği sağlanır” dedi.

merih hoca merih hoca1