YA SİZ….

Küçücük ,  ama bir o kadar şirin ve sıcak bir coğrafyadan gözlerimi ,aklımı ve yüreğimi ülkemde  olup bitenlere odaklamış vaziyetteyim.Her gün izliyorum.Her olayı ,her gelişmeyi aklımın yettiği ölçüde irdeleyip ,tahlilini yapmaya ,tarafsız ve ön yargısız olmaya çalışıyorum. Vicdan terazimde ölçüyorum, tartıyorum..Sonuç itibari ile geldiğim nokta sindirilemeyecek cinsten.Çünkü “HALKIN” zekâsıyla alay ediyorlar. Evet, hem de en üst dereceden “ALAY”.

 

vatandassGöz”, “Akıl” ,”Yürek” üçgeninde ülkemizde yaşananları yorumlama ve anlama zahmetine girersek ne demek istediğim daha iyi anlaşılacak sanırım.Ülkeyi idare edenlerin,yalan-yanlış ve hatta kasıtlı olarak  dizayn edilmiş konuşmaları halkına yapması izandan yoksun olsa gerek.Konuşma metinlerinin inandırıcı olması adına  bağırarak , çağırarak ve yeri geldiğinde  duygu sömürüsü  yaparak insanlara yedirmeye çalışmak ahlaki değerlerden ne kadar uzak.Gerçeklerin bir gün , gün ışığına en yalın haliyle çıkacağını düşünememek , görememek en hafif tabiri ile gaflettir.Yalanlar patır patır dökülüyor.Kısa bir süre öncesinde hiçbir insanın kabul edemeyeceği ve dinlerken bile kan donduracak cinsten anlatılan hadiselerin aslında anlatıldığı gibi olmadığı ne yakınından ne uzağından geçilmediği belgelerle görüntülerle ortaya koyuluyor.Olmamış bir olayı lehine olacağını düşünerek aslından  astarından uzak bir şekilde yansıtmak yalan değilmidir. Bizleri idare edenlerin ,ilk ağızların bu durum karşısında saygınlığı kalır mı sorarım sizlere. Kandırılmışlık yenilir yutulur mu , Allah aşkına. Bir değil iki değil nice tespitler yapılabilir.Bunları göremeyeceğimizi,anlayamayacağımızı düşünmek “Vatandaş” açısından ne kadar tahrip edici ne kadar incitici.

 

 Ben kendimi tahrip olmuş, incinmiş olarak görüyorum.Beni idare edenlerin böylesini ne bana ne de hiçbir yurttaşa reva görmemesi gerekir.Yanılmışlık veya yanıltılmışlık varsa çıkacaksın halkından özür dileyeceksin.Bu seni asla küçültmez bilakis taraflı tarafsız herkesimin gözünde yüceltir.Aksi taktirde zekamızla alay ediliyor tespiti tasdiklenmiş olur..

 

 Barışık olamamak sürekli hırçın ve yüksek volümde kalmak bu ülke insanın hak ettiği bir idare anlayışı olmamalıdır..Korkutmaya, zıtlaşmaya ve her zaman ben haklıyım anlayışına dayalı bir zihniyet muhakkak ki günü geldiğinde iflas edecektir.İnsanları uç noktalara taşımak ve ayrıştırmak bu ülkenin selameti açısından hayra yorulması mümkün değildir.Umuyorum bu anlayış, en kısa sürede kendini tedavi eder.Sağlığı bozulmamış bir ülke olarak dünya coğrafyasında hak ettiğimiz yeri alırız….

 

  Velhasılı ve kelam yazımın başında dedim ya, şirin ve sıcak bir coğrafyadan bakınca ben böyle görüyorum. “YA SİZ”….

Zeki Şanlı
1967 İskenderun doğumlu.Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü mezunu.