HIRSIZLIK KARŞILIKSIZ MI KALMALI…

Hırsızlık nedir? Başkasına ait olanı, çalma onursuzluğudur.Çalana da “Hırsız” denir.
“Harami” veya “Hırsız” , haram olanı kendine helal gibi görüp, her tür haydutluk marifetiyle kendine ait olmayanı çalarak,veya katakulleli işlerle eline geçirme onursuzluğunu yaşayan kişidir.

Hırsızlık türleri zaman içerisinde kendine pek çok yeni kalıplar oluşturmuş anlaşılan.Bilinen iki türlü hırsızlık vardır.İlki kendine yetecek ölçüdeki hırsızlık ,ikincisi yedi ceddine yetecek ölçüdeki hırsızlık.Her ikiside onursuzluk olmakla beraber kanunlar önünde suçtur.Özünde her ikisininde mazur görülebilir hiç bir tarafı yokturve her zaman mağduru vardır.

Toplumun geneli, her ne hikmetse,küçük çalana lanetler edip en ağır şekilde cezalandırılmasını onaylıyor,dışlıyor ve ikinci sınıf insan muamelesi yapıyor.Ama aynı toplum “Malı” toptan götürüp saltanat kuran zümrelerede helal olsun diyebiliyor,baş tacı edebiliyor ve birinci sınıf insan mumamelesi gösterebiliyor.Ne yaman çelişkidir bu, eyy! insan oğlu … Dejenerasyonun vardığı ölçüye bakın ya..

Kanunların suç saydığı, “Rüşvet”,”İrtikap”,”Hırsızlık”,”Nüfuz Ticareti” gibi kavramları bu toplum kanıksamakla birlikte ,yapanlarada sempati duyar,yada sessiz kalmayı, görmezden gelmeyi kendine yakıştırır halde.Ülkemiz bu badireleri yaşarken ve iliklerine kadar his ederken duymazdan ,görmezden mi gelmek gerekiyor. Bu yanlışları kabullenmeyi ve gayet olağan görmeyi kendimize nasıl yediriyoruz

İnançlarımızla nasıl bağdaştırabiliyoruz.Hem dini değerlerden söz edeceğiz ve o değerler üzerinden kendimize toplumda mevki edineceğiz hem de dinin şiddetle red ettiği onursuzluğa sahip çıkacağız o ayıpla sarmaş dolaş kalacağız. Niye? Basit, çıkarlar bunu emir ediyor değilmi… Seveyim böyle inanç anlayışını….

Hırsızlığın siyaseti olmaz kimden ve nereden olursa olsun çalan kişi
hırsızdır,haramidir hiç bir surette koruma altına alınamaz.Hırsızlığı mazur görebilen ve sindirebilen bir düzene de “harami” düzeni denir.Böyle bir düzende haktan hukuktan söz etmek mümkün olamaz.”Güç” olanlar bu düzende otorite olamayacağı gibi hakkaniyet maneviyatından her zaman geri kalmaya mahkum olacaktır.

Hırsızlığa gözcülük yapmak veya görmezden gelmek en az hırsız kadar onursuzluğa ve suça ortak olmaktır.”Güç” ,içindeki çürükleri temizlemediği müddetçe ve gerekli cezayı vermedikçe kamu vicdanını dindiremez.Altında kalır..Pisliğin kokusu çıkmıştır ıvır zıvır bahanelerle temizleme işini geciktirmemek gerekir.Her nerede olursa olsun ve nerede yaşanırsa yaşansın bu adi suçları cezalandırmak Adaletin boynunun borcu olmalıdır.Adaletin terazisi sağlam işlemelidir.Adalete güvenmek,adil olana saygı duymak istiyorum.Adalet önünde eşitliğin yitirilmemesi dileğiyle…

Zeki Şanlı
1967 İskenderun doğumlu.Ondokuz Mayıs Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi İstatistik Bölümü mezunu.