Özel İskenderun Gelişim Hastanesi’nde görevli Psikolog Cavide Kaysar, Kurban kesimi öncesi, sırası ve sonrasında yapılan işlemlerin çocukların ruh sağlığını etkilediğini göz ardı etmemek gerekir” dedi. Kaysar, “Kurban bayramını kapsayan zaman ;ölüm kavramının en yoğun biçimde konu edildiği ve ölümün en çok konuşulduğu dönemlerden birisidir. Özellikle okul öncesi dönemde henüz ölüm kavramı üzerine net bir bilgi kazanmamış ve daha önce ölüm olgusu ile karşılaşmamış olan çocuklar için bu durum daha etkili bir biçimde ve ani olarak ortaya çıkmaktadır. Bu ani karşılaşma da çocukların akıllarının karışmasına, tedirgin duymalarına, anne baba veya başka yakınlarını kaybetme korkusu duymalarına yol açabilmektedir” diye konuştu. Açıklama şöyle;
“Çocukların küçük yaşta ölüme, can çekişmeye ve kana şahit olmaları, anlamakta güçlük çekecekleri bu olaylar nedeniyle önemli düzeyde tedirgin ve rahatsız olmalarına yol açabilmektedir. Buna yol açmamak için özellikle 12 yaş altındaki çocukların kurban kesimine doğrudan tanıklık etmelerinin önlenmesi gerekmektedir. Çocukların bir süredir baktıkları, bir ilişki kurdukları hayvanın kesilmesi özellikle rahatsız edici olabilmektedir. Bunun için çocukların kurbanlık hayvanı, kesimden önceki günler görmesi ve beslemesi de sakınca yaratabilmektedir. Çok sevdiği bir hayvanın kurban olarak kesilmesi veya kesim anına şahit olunması nedeniyle birçok çocuğun etten uzaklaşması ve hatta hiç et yememesi (vejetaryen) de sık rastlanan bir durumdur. Bundan dolayı çocuklar hangi yaşta olursa olsunlar et yemeye zorlanmamalıdırlar.
Çocukların bu sorunları yaşamalarını önlemek için aile bireylerine önemli görevler düşmektedir. Çocuklara, bu işlemin neden yapıldığı onların anlayacağı bir dille, korkutucu olmayan ve suçluluk duygusu uyandırmayacak biçimde anlatılmalıdır.”