Aylardır izliyoruz. İskenderun’da siyaset adına ‘tık’ yok..
Bırakın İskenderun’a kazandırmamız gereken projeleri, yerel seçim yaklaşıyor, aday adayı bile yok..
Trafik, İskenderun’da çekilmez bir hal aldı.
Herkes suskun..
Yollar çukurlardan, toz/topraktan geçilmiyor.
Ses yok!
Zelluh Ailesi’nin 5 yıldızlı otel projesi vardı, netice yok!
Karahüseyinli’de 5 yıldızlı otel projesi vardı, öylece bekliyor..
Çok şükür, AHM çabalıyor da ‘Turizm Yatırım Belgesi’ni aldı da;
İskenderun bir 5 yıldızlı otel görecek..
Bir gezi verin Allahaşkına;
Sahil kordonu, aynı sahil..
Liman B kapısından girişte, konteynırlar şehrin güzelliğini bozuyor, kimse oralı değil..
Ortalık Suriyeli dilenci kaynıyor, işlem yok..
Hırsızlık almış başını gidiyor, kanunda ağırlaştırılmış cezası yok..
Ne yapacak polis? Ne yapacak yargıç?
***
Kentsel dönüşüm var mı?
Tepelere el atan var mı?
Marina konuşlandı mı?
Teleferiğe başlandı mı?
Yayla kent kültürü oluştu mu?
Kongre merkezi konuşlandı mı?
Spor sahaları yeterli mi?
Aqua Park’ı getirebildik mi?
Sahil kıyısında bir tane plajımız var mı?
Şehir merkezindeki okulları, tek bir ‘kampüs’ altında toplayabildik mi?
AVM Kavşağında ‘bat-çık’ yapılacaktı, ne oldu?
Bir konuşan duydunuz mu?
Siyasetiçinin umurunda değil, sanırım..
Az zaman kaldı..
Yarın birileri meydana inecek, elbette..
Sahada ne konuşacaklarını merak ediyorum..
Neredeyse 4,5 yılı aşkın ses vermeyenler, İskenderun’u nasıl savunacak, hakikaten merak ediyorum.
Bunların içleri rahat..
“İskenderun’u istiyorum” diyorsun, oluyor sana muhalefet..
Mevcut belediye başkanı da, sanki İskenderun’u ‘Paris’e dönüştürdü de “Falanca hizmetleri getirdim” diyerek, kasılıyor..
Oysa, ortalık pislik içinde, yerinde saymışız, ağlayanımız çok!
Şimdi İskenderun’da bu kadar eksik varken, bir de kapanacak olan beldelere hizmet verecek, bu belediye..
Nasıl olacak bu?
UĞUR FERİZ ‘DÜŞÜNÜYORUM’ DEDİ, AMA..
Hatay’ın büyükşehir olması nedeniyle, 2014 Mart ayında yapılacak olan yerel seçimler öncesi AK Parti ilçe teşkilatları yeniden yapılandırılıyor.
Dün, AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan; Antakya, İskenderun, Payas, Arsuz ve Defne ilçelerinde yeni yönetimleri belirlemek üzere Hatay’a geldi. Erdoğan, İskenderun ziyaretinde “Mevcut yönetimdekilerden Belediye Başkanlığına ve belediye meclis üyeliklerine niyeti olan arkadaşlarımız ayrılacaklar. Aday olmayı düşünmeyen arkadaşlarımızla yeni yönetimler oluşturarak yolumuza devam edeceğiz” derken, İlçe Başkanı Uğur Feriz’e de takıldı. Dedi ki:
“- Uğur Başkan, bana İskenderun belediye başkanlığı için aday adayı olmayı düşünüyorum” dedi.
Ardından da ekledi:
“- Şimdi Uğur Başkan’ın, bir haftaya kadar belirleyeceğimiz yönetimde ismi yoksa bilin ki, aday adayıdır.”
Milletvekili Erdoğan, şakayla karışık ortaya servis yaptı..
Anlıyorum ki, Uğur Başkan başkanlık konusunda henüz son kararını vermiş değil. ‘Düşünüyorum’ dediğine göre, bir takım çekinceleri var..
Bana soraranız; Uğur Feriz, ilçe başkanlığında ‘yola devam’ etmeli..
Yeni yönetimi belirlerken, tercihlerini ortaya koymalı..
Denizciler, Sarıseki, Bekbele, Azganlık ve Karayılan’da; partiye duruşuyla, çevresiyle katkı sunabilecek, dürüst, çalışkan, başarılı isimlerin yönetimde yer almasını sağlamalıdır.
Temel sağlam olursa, başarı kaçınılmaz olur..
Yoksa, vizyonu olmayan isimlerle seçim kaybettikten sonra, aday olsanız ne değişir?
HEM KIZIYOR, HEM DE ONUR DUYUYOR!
CHP yönetimi, 15 milletvekili ve yerel yöneticisi için hazırlanan fişleme belgelerini tartışıyor. İlk değil, son da olmayacak bu..
Şaşırmadım..
Mühür yok, imza yok!
Herhangi birinin ortalığı karıştırmak için, basına servis ettiği paçavra da olabilir..
Zaten MİT, kesin bir dille fişleme iddiasını reddetti.
Ama beni, daha çok bu iddiayla ilgili konuşan vekillerin yaklaşımı ilgilendiriyor.
Mesela, CHP’li Vekil Hüseyin Aygün; Tunceli TDKP/GKP (Genç Komünistler Partisi) yapılanmasında yer aldığı gerekçesiyle gözaltına alınıp, bilahare 06/01/1997 tarihinde tutuklandığı, 1999-2004 tarihleri itibarıyla, EMEP (Emeğin Partisi) Tunceli İl Teşkilatı mensubu avukat şahıslar arasında yer aldığı, anılan partinin düzenlediği çeşitli etkinliklere katıldığı ve 2006 tarihi itibarıyla, DHKP/C (Devrimci Halk Kurtuluş Partisi/Cephesi) mensuplarının düzenlediği açlık grevine katılan şahıslar arasında yer aldığı not edilmiş..
Bunlar yanlış bilgilerse, yalanlanması gerekiyor.
“Külliyen yalan, ispatlamayan müfteridir” deyip, tepkinizi koyarsınız..
Fakat Aygün, “Eylemlerimizden onur duyuyorum” diyerek, şaşırttı..
Aynı listede CHP Genel Başkan Yardımcısı Nihad Matkap ve Mevlüt Dudu’nun da isimleri yer alıyor..
Sanırım Matkap da, en az Aygün kadar “eylemlerden onur duyuyor” olacak ki, içki mevzusu dışında diğer hususlarda yeterince tepki vermedi.
Neden acaba?