Belediye Başkan Dr.Yusuf H.Civelek ve basın mensuplarının katılımıyla düzenlenen toplantıda, İskenderun’un revizyon imar planıyla ilgili genel bir değerlendirmede bulunuldu. Belediye Briç Kulübü’nde düzenlenen basın toplantısında konuşan İskenderun Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek, kenti insana benzeterek çalışmalara başlandığını söyledi. Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek, “Bu görüş doğrultusunda kendisiyle ve doğayla barışık bir toplum, kendisiyle ve doğayla barışık bir insan olarak kenti de böyle gördük, her işi bu şekilde planladık. Toplumsal barış çok önemli. Prensip olarak bize yapılmasını istemediğimiz şeyi kimseye yapmadık. Uzun zamandan beri İskenderun’da birçok şey halının altına süpürülmüş. Halının altındaki kirliliği, çirkinliği önlemek için halıyı kaldırdık. Gördüğümüz en büyük eksiklik altyapıydı. Bu doğrultuda çalışmalara başladık” dedi. Yeni İtfaiye binası ve Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) birimi kurularak hizmete girdiğini anlatan Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek, “İmar planı konusu vardı. İmar planıyla hak sahibi vatandaş başka bir yere başvurmadan doğrudan belediyeye müracaat ederek hakkını alacaktır. Doğrudan ulaşacak, kendi hakkını bu şekilde alacak. 1981 yılında yapılmış eski imar planındaki eksikler yüzünden adliyede yüzlerce dava var. Plan, hem eskimiş, hem de tadilatlarla kullanılamaz hale gelmişti. Yeni imar planını, birbuçuk yıllık çalışmadan sonra, hiçbir kişisel müdahale olmadan, çok sağlıklı, adil bir şekilde yaptık. Meclisten geçti. Meclis üyelerimize, imar komisyonundaki ve İmar Müdürlüğündeki gece gündüz çalışan arkadaşlara gönülden teşekkür ediyorum. İmar planıyla ilgili bazen hakarete varan eleştiriler oldu. Hiç kimsenin çıkarını gözeten plan yapılmadı. Bu plan hiçbir yerinde eksikliği olmayan, parsel bazında olmayan bütüncül bir yaklaşımla hazırlandı. Bütünselliği sağlayan planda zaten parsel bazında bakılmaz, kuralı bu. Parsel bazında bazı hatalar da olabilir ama planın bir ay askıda kalmasının amacı zaten bu. Parsel problemi, mağduriyeti olan, gözden kaçan, parseli, yolu veya yeşil alanı her şeyi gelip bir aylık askı süresi içinde yasal hakkını kullanarak itirazını yapıyor. Bir ay süre içinde imar müdürlüğündeki arkadaşlarımız gece gündüz çalışıp itirazları inceliyorlar. Yasa gereği bir mağduriyet varsa çözüm yerine getiriliyor. Zaten askının amacı bu. Belediye Başkanı şehrin eminidir. Belediye Başkanının her şeyi bilmesi zaten mümkün değil. Belediye Başkanının görevi, konuya en iyi vakıf olan personelle vatandaşın hakkını yedirtmeden, mağduriyete sebebiyet verdirmeden işlerin yürümesini sağlamaktır” diye konuştu. Planla ilgili önyargıyla, araştırmadan, incelemeden, bilgi kirliliği yaratmanın ve halkın kafasını karıştırmanın İskenderun’a ve halkımıza yararı olmayacağını vurgulayan Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek, “Ben asla hekimliğimde de bilerek bir yanlış reçete yazıp halkı mağdur etmedim. Herkesin de görevini bu anlayışla yerine getirmesi gerekir” dedi. Plana emeği geçen belediye çalışanlarına, belediye meclis üyelerine, kontrol eden meclis üyelerine teşekkür eden Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek, “Yükü çekmesi gerekirken yük olanlara da teşekkür ediyorum” diye konuştu. İmar ve Şehircilik Müdürü Yüksek Mimar Özgür Murt, bir soru üzerine yeni imar planında kişi başına yeşil alan miktarının yaklaşık 11 metrekare olduğunu belirterek, imar planıyla ilgili bilgi verdi. İmar planının ekrana yansıtıldığı toplantıda, İmar ve Şehircilik Müdürü Özgür Murt ve Şehir Plancısı Bülent Atik, basının sorularını da yanıtladı. Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek, revizyon imar planıyla ilgili yazılı açıklamasında şu bilgilere yer verdi: “İskenderun kent bütününe yönelik İTÜ Döner Sermayesi tarafından hazırlanan Nazım İmar Planı 1981 yılında, Uygulama İmar planları da 3 etapta 1982-1983 yılarında Bakanlık tarafından onaylanan planlar yapılan ilave ve plan değişiklikleri sonucunda eskiyerek günümüz koşullarına cevap veremez hale gelmiştir. Aynı zamanda Hatay Valiliğince yaptırılan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planına uyumluluğun sağlanması amacıyla da kent bütününe yönelik Revizyon Nazım ve Uygulama Planlarının yaptırılması zorunluluk haline gelmiştir. Revizyon imar planı çalışmaları kapsamında çeşitli kurumlardan görüşler alınmış, kent bütününe yönelik imar planına esas Mikro Bölgeleme Jeolojik Etüt yaptırılarak Afet Acil Durum Yönetim Başkanlığına onaylatılmış, halihazır haritalar güncellenmiş, kıyı kenar çizgileri yeni halihazır haritalara işlenerek Bakanlığa onaylatılmıştır. Revizyon Nazım ve Uygulama İmar Planı ihale edilerek çalışmalar tamamlanmış ve Meclise sunulmuştur. 07.06.2013 tarihinde yapılan Belediye Meclis toplantısında İmar Komisyonuna havale edilen planlar, İmar Komisyonuyla beraber 08.06.2013 ve 10.06.2013 tarihlerinde bütün meclis üyelerine açık çağrı yapılarak planın mantığı ve yapılan çalışmaların detayı çağrıya uyan meclis üyelerine anlatılmıştır. Meclis toplantısı öncesinde de Meclisin seçtiği imar komisyon üyelerine gereken her türlü bilgi verilmiş, hatta gurup başkanları da çağrılarak yapılan planlama çalışmasının genel mantığı anlatılmıştır. Yapılan planlama çalışması kimseden gizlenmemiş, 11.06.2013 tarihinde onaylanarak yürürlüğe giren Revizyon Nazım ve Uygulama İmar Planları onaydan iki gün sonra 13.06.2013 tarihinde başlamak üzere 30 gün süre boyunca asıl bakması gereken halkın huzuruna çıkarılmıştır. Aynı zamanda onaylanan planlar Belediyemiz web sayfasına konularak buradan da yapılan planlama çalışmasına herkesin ulaşabilmesi sağlanmıştır. Revizyon Nazım ve Uygulama İmar Planı onaylanıp askıya çıkarıldıktan sonra, bazı yerel basın organlarında eleştiri sınırlarını aşan ve hakaret düzeyine ulaşan, yapılan planlama çalışmasına bakmadan, kulaktan duyma bilgilerle, yalnızca karalama yada çamur at izi kalsın mantığıyla saldıran bir üslupla karşı karşıya kalınmıştır. Örneğin ticaret alanında yapılan değişikliklerde yalnızca bir kişinin hedef alınması, SİT alanının yeşil alan olarak gösterilmesine karşın alanın tamamının ticari alana dönüştürüldüğünün söylenmesi, eski Adliye binasının bundan böyle Rehberlik Araştırma Merkezi (RAM) alanı olarak planlandığının yazılması, yeni nikah salonu ve otogarı göremeyenlere, nikah salonunun yerinde durduğunu, mevcut otogarın şehir merkezi içerisinde kalması ve İskenderun’un büyük bir meydan alanına ihtiyaç duyması nedeniyle meydan alanı olarak düzenlendiğini, planlara hangi gözle bakıldığının yada plana hiç bakılmadığının açık göstergesidir. Ayrıca şehir merkezinde kalan küçük sanayi sitesinin, otoyolun üst kısmına taşınması, askeri alanın bir kısmının Lojistik Ticari Alana çevrilmesinin 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı kararı gereği yapılan bir çalışmadır. Halihazırda mevcut olan eski küçük sanayi bölgesi ise meydanıyla, otoparklarıyla, geniş yolları ve ticaret alanlarıyla, burada yapılabilecek otel ve iş merkezleriyle şehrimizin yeni cazibe merkezi halini alacaktır. Buradaki esnaf buradan kazanacağı katma değerin çok daha azına yeni küçük sanayiyi kurabilecektir. Nikah salonu olarak tabir edilen yer ise kıyı kenar çizgisi içerisinde dolgu sahasında kalmaktadır. Bu alanlardaki planlama yetkisi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndadır. Zaten mevcut planda ilgili bakanlıkça onaylı olup, kafeterya (sosyal tesis) olarak planlanmıştır. Onkoloji hastanesi diye tabir edilen yerle birlikte bu güzergah üzerindeki tüm parsellerde bölgesel olarak emsal 2,5 ve hmaks.: 10 kat ve 7 kat olarak planlama çalışması yapılmıştır. Katlar arasındaki farklılığın sebebi parsel derinliklerinin farklı oluşudur. Yapılan bu çalışma tüm planda olduğu gibi üst ölçekli plana uygun olarak yapılmıştır. Bu planla birlikte kamuya ait olması gereken yol, yeşil alan ve sosyal alanların bedelsiz olarak vatandaşın ve belediyenin cebinden para çıkmadan, halkın hizmetine sunulması sağlanmaktadır. Bölgesel olarak kime ne verildiyse o bölgedeki herkese fark gözetilmeden aynı işlem yapılmıştır. Meclis kararıyla meclis üyelerimiz tarafından verilen kararlara da mümkün olduğunca riayet edilmiştir. Revizyon Nazım ve Uygulama İmar Planı çalışmasında, kent merkezinin hemen yakınındaki bölgelerde eski bataklık ve sıvılaşma riski olan alanlarda, parsel cephelerinin çok küçük olması, cephe aldığı yolların çok dar olması vb. nedenlerle bu alanlarda bitişik nizamdan ayrık nizama geçilmiştir. Çok dar adalar birleştirilmiş ve arada kalan yollarda hem altyapının olması hem de yapılaşmanın tamamlanacağı süreye kadar bu bölgede oturan vatandaşların servis alabilmesi için yeşil alan olarak gösterilmiştir. Çok dar olan yollar genişletilmiş, daha sağlıklı, düzenli bir yapılaşma düzeni getirilirken kentin de nefes alacağı, hava sirkülâsyonun sağlanacağı mekanlar yaratılmaya çalışılmıştır. Zaten 01.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren “Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği” ile bitişik nizama getirilen 0,50 taks zorunluluğu ile yapılaşmanın çok mümkün olamayacağı bu alanlarda, iki üç parsel birleşerek ve toplamdaki hakkından geriye gitmeden, İskenderun halkına yakışır bahçeli ve otoparklı, ekonomik değeri daha yüksek ve daha nitelikli konutlar yapılabilecektir. İmar parsellerinin birleşmesini özendirmek ve kooperatif sorunlarını çözmek amacıyla belli büyüklüklere ulaşan parsellere büyüklüğüne göre kademeli olarak artışlar öngörülmüş ve bu tarz yapıların yapılması özendirilmiştir. Kentsel dönüşüm konusunda, Revizyon İmar Planı dışında ayrı ve özel bir çalışma yapılması gerektiği belirtilmesine rağmen, bunu anlamak istemeyenlere, 3 bölgenin (Numune, Meydan ve Modern Evler Mahallesinin bir kısmının) Öneri Riskli Alan olarak Bakanlığa sunulduğunu ve çalışmaların devam ettiğini, daha önce Kentsel Dönüşüm Alanı olarak belirlenen Gültepe mahallesi dışında neredeyse tepelerin tamamının Öneri Kentsel Dönüşüm Alanı olarak ayrıldığı, tepelere yoğunluk artışı verilmemesinin yukarıda anlatılan nedenlerle teknik bir konudan kaynaklandığı ve yapılacak çalışmalarla bu alanlarında Bakanlık onayına sunulacağı ve ortak çalışma yapılacağı açıktır. Bizim İskenderun halkından isteğimiz; yeni çıkan kanun ve yönetmeliklerden bihaber yalan yanlış bilgilere itibar etmeden halen askıda olan revizyon imar planıyla ilgili olarak parsellerine kendileri bakmaları ve belediyemiz çalışanlarından bilgi alınmasıdır. Aldıkları bilgiler doğrultusunda mağduriyeti bulunan yada sehven hata yapılan yerlerde itiraz edebilecek olup yeni düzenlemeler bu doğrultuda askı süreci sonunda meclisimizce yapılacaktır. Sonuçta askı süreci bu amaç için tanınmış bir hak ve yasal bir süreçtir. Bir şehrin planlaması parsel bazında değil bütüncül bir yaklaşımla yapılmalıdır.”