Eski Doğumevi Hastanesi engelli merkezi mi oluyor?!

kösem dogumevi
Bütün riskleri alarak şimdiden açıkça ilan ediyorum.
Olmaz.. Boşaltılan eski doğumevi, engelli merkezi olamaz!
Olmamalı da!
Birincisi; çok katlı bina engelli merkezi için uygun değil..
İkincisi; bina dikey olsa bile, çevresi müsait değil..
Varsayalım engelli merkezini konuşlandırdınız..
Engelli kardeşlerimize, çocuklarımıza, o küçücük bahçe yeterli gelecek mi?
Çocuklar nasıl nefes alacak?
Üstelik, binanın bir kısmı yaşlıların kullanımına açılması planlanıyor..
Olacak şey değil..
Çocuklara yetmeyecek bir bahçeyi, yaşlıların da kullanımına açmak ne kadar doğru?
Oysa daha rahat, daha modern bir yapıya ihtiyaç yok mu?
Ağaçların bol olduğu, yeşille huzur ortamının sağlandığı daha sessiz bir ortama ihtiyaçları yok mudur çocuklarımızın?
Yavrularımızı gürültülü bir ortamda ‘rehabilite’ etmek mümkün müdür?
Dün kime sorduysam, ‘doğru bir tercih değil’ yanıtıyla karşılaştım..
Bana da ters geliyor?
Eski Adliye Binası’nın, Rehberlik ve Araştırma Merkezi’ne dönüştürülmek istenmesi ne kadar yanlışsa, planlanan engelli merkezinin yeri de çok doğru değil.. Hatırlayın; eski Adliye Binası’nın nasıl değerlendirileceği konusu, vatandaşlara sorulmuştu.. Müze ile butik otel arasında tercih kullanılmışken, bir baktık ki, ‘Adliye RAM’a dönüşecek’ dendi.. Şok olduk!
Vatandaş da, bizler de ters köşe olduk!
Çünkü, eski adliye binası olsa olsa butik otelle güzelleşir, İskenderun’a faydalı hizmet verebilirdi.. Şimdilik tepkiler üzerine beklemedeyiz..
Bugün benzer bir yaklaşım, eski doğumevi hastanesi için de konuşulur oldu..
Oysa, daha bir yıl önce aynı bina için tam teşekkülü bir diş hastanesinden sözedilmişti.. Bugün öğreniyoruz ki, o proje de rafa kalktı..
Bir ters köşe daha!
Diş hastanesi gitti, yerine engelli merkezi geliyor(muş)!
Niye? Devlet’in elinde başka yer mi yok?
Aklıma gelmişken;
Hacettepe Üniversitesi İskenderun Arsuz Sosyal Tesisleri’ne gittiniz mi, bilmiyorum..
Birşeye yaradığı yok! Şu an o devasa tesisin işletme hakkı Hacettepe Üniversitesi’ne ait.. Yıllardır çivi çakılmadı, harabe bir şekilde duruyor!
Bir ara köşemden bu olumsuzluğu duyurdum diye, apar topar bir etkinlik düzenleyiverdiler de, dikkatleri dağıttılar..
Tamamı 200 dönüm arazi..
Tesisin haricinde, içerisinde 6 depo barındırıyor..
Her birinin kapasitesi 5 bin metrekareyle sınırlı..
Hacettepe ne diye kullanıyor o tesisleri?
Güya rehabilitasyon merkezi..
Hani nerede?
Tesisler çürümeye yüz tutmuş, öylesine bekliyor..
Oysa..
118 odası ve 440 yatak kapasitesi mevcut..
Madem ihale şartlarını yerine getirilmiyor, o halde tesis neden Hacattepe’nin elinde bulunuyor? Niye kimse, ‘Beceremiyorsan, alırız’ diyemiyor..
Hem tesiste yarı olimpik ölçülerde yüzme havuzu, spor tesisleri, kantin ve kafeterya üniteleri ile 50 dönümü aşkın palmiye ağaçlarını ihtiva eden doğal güzelliği ve çevre düzenlenmesi bulunuyor..
Tam aradığımız ölçülerde..
Engelli Merkezi ve yaşlılar evi için 10 numara bir tesis mevcut..
Neyi bekliyoruz?
Diyelim ki, Hacettepe Rehabilitasyon Merkezi’ni gözden çıkardınız..
O zaman, fener caddesi üzerindeki eski karayolları arazisi niye kullanılmaz halde duruyor? Nereye kadar böyle kalacak?
Engelli Merkezi için birşeyler yapılamaz mı?
Sözüm yetkililere!
Allah aşkına, eski doğumevi hastanesi ve adliye binası için daha uygun projeler üretelim.. Acele karar vermeden önce nayi, nasıl yapacağımızı ‘ortak akıl’la belirleyelim.. Yanlış mı düşünüyorum!

KİTAP VE OYUNCAK KUMBARASI!
Birkaç ay önceydi.. İskenderun Özel Uğur Dershanesi Müdürü Mustafa Uçan, Facebook’taki sayfasında paylaşmıştı. Öyle ilgi çekiciydi ki, hemen köşeme taşıyıp, üzerine bir yazı yazdım..
Giresun Belediyesi’nin ‘kitap ve oyuncak’ kumbarasıydı, bu harkulade proje..
Şehrin en işlek caddesine konuşlanan 2.30 metrelik bir para kumbarasıyla, ihtiyaç sahibi çocuklara oyuncak ve kitap toplanıyordu.
O vakit, bu güzel uygulamanın İskenderun’da hayat bulmasını, belediyenin önderlik yapmasını istemiştim..
Belediye bunu görmezden geldi ama, görüyorum ki Naciye Suna Oktay Tekin Anaokulu Müdürü Hüseyin Gündüz bu konuda daha duyarlı yaklaşmış..
Delsa Filter’in çabalarıyla bu harika projeyi okula taşımış..
Kimin emeği geçtiyse, yüreğine sağlık!
23 Nisan kutlamalarında, İskenderun Kaymakamı Ali İhsan Su’nun açılışını yaptığı kumbaraya daha şimdiden ilgi giderek artıyor..
Çocuklar, kullanılmayan kitap ve oyuncakları bu dev kumbaraya atıyor.
Ve periyodik aralıklarla toplanıp, bunları ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor.. Muhteşem bir çalışma!
Bunların atılmasındansa, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması gerçekten çok önemli bir hizmet. Anlayana tabii ki?!

Önceki İçerikMEHMET DÖNMEZ FARKI!
Sonraki İçerikDoğu Akdeniz Üniversitesi İskenderun-HATAY Temsilcisi Kemal ÜNSAL
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.