Nasıl olacak?

İskenderun Belediye Başkanı Dr.Yusuf H.Civelek dün, Türkmen Köyleri Kültür ve Dayanışma Derneği’ni ziyaret etti. Yalnız değildi.
CHP Milletvekili Mevlüt Dudu da yanındaydı..
Laf, büyükşehirden açıldı..
Milletvekili Dudu dedi ki:
“- İskenderun’un geleceğinin çok iyi ve doğru planlanması gerekiyor, ancak büyükşehir tasarısındaki bölünmeyle bunun önü kesildi..
Sahiden öyle mi oldu?
Mesela, Dudu’nun ‘çok iyi ve doğru planlama’dan neyi kastettiğini anlayamadım.. Örneğin, İskenderun’da kentsel dönüşüme başlayamadık..
Bir 5 yıldızlı otelemiz yok..
Turizm odaklı yatırımlarda zayıfız vesaire..
Yollar kazılıyor, trafik delirtiyor zaten..
Otopark sorunu ‘dert’ oldu..
Üzerine, bir deniz lokantamız ya da olimpik yüzme havuzumuz yok..
Havuzu geçtim, plajı artık rüyalarımızda görüyoruz..
Herşey bir yana..
Karahüseyinli için meclis karar alınacak..
İdare diyor ki, 3 kat imar izni verelim..
Hayırdır; dikey büyümeye ne oldu?
Doğru planlama demek, Arsuz’un geleceğiyle oynamak mıdır?
Bir örnek daha..
Sakarya Mahallesi’nde Sayek Ailesi’nin yaptıracağı Kız Yurdu’nda işlem uzadı diye, belediye idaresi ‘ben yaparım’ dedi de, ne oldu?
Kaba inşaat olduğu gibi duruyor..
İskenderun’da sorun bitti mi sanıyorsunuz?
Büyük sorunları aşmadan, sınırları İskenderun’a bağlanan Denizciler, Bekbele, Sarıseki, Azganlık ve Karayılan’ın sorunlarını bugünden çözdük de, ekstradan Karaağaç, Nardüzü, Pirinçlik, Karahüseyinli ve çevresine hizmet yağdıracağımıza beni kimse inandıramaz.
Hem, siyasetle azıcık ilgilenen herkes biliyor ki, şimdiden Arsuz belediye başkanlığına soyunan onlarca aday adayı var..
İsimlerini duyuyoruz..
Fakat bugüne dek, kimseciklerin Arsuz için proje ortaya koyduğunu işitmedim.
Düşünebiliyor musunuz? En uzun kıyı şeridine sahip Arsuz’da, planlanan bir tane proje yok.. Oysa, Arsuz’un yüzölçümü bugün İskenderun’dan büyük..
Ne diyoruz?
– Çok iyi ve doğru planlama!
Hani nerede?
Şimdi tüm bu değerlendirmelerin ışığında belediye başkanı Dr. Yusuf Civelek şöyle diyor:
“- Büyükşehir tasarısı, coğrafi şartlar dikkate alınarak, belirlenseydi; Nardüzü, Karaağaç ve Pirinçlik olan bölümün İskenderun’a bağlanması insanların belediye hizmetlerinden yararlanması ve işlerini daha rahat görebilmelerine imkan sağlayacaktı.”
Nasıl olacak bu?
ESNAFIN GÜNAHI NE?
Havuzlu Çarşı, eylemlerin ilgi odağı oldu.. Esnaf üç günde bir, siyasi eylemlerle muhattap olmak zorunda kalıyor..
Oysa, yılbaşı haftasındayız..
Esnaf zaten sıkıntılı! Şunun şurasında hazır, yılbaşı alışverişi nedeniyle insanlar şehir merkezine akın ediyor.. Müşterileri de, ‘eylemler’in yüksek tansiyonu arasında kaybediyorlar.. Hem niye Havuzlu Çarşı?
Atatürk Anıtı’na gidin!
Hem, eski Bit Pazarı’ndaki meydanı niye kullanmıyorlar?
Bilemiyorum..
İnsanların yoğunlukta olduğu, küçük çocukların ailesiyle yürüdüğü bir caddede ‘eylem’lerin yapılmasını doğru bulmuyorum..
Allah korusun, eylemin birinde tansiyon yükselse, ortalıkta kargaşa yaşansa, masum çocukların yaşayacağı psikolojik sarsıntıyı kim önleyecek?
Demem o ki..
Havuzlu Çarşı inadından vazgeçelim..
Üç kuruş kazanan esnafın ekmeğiyle oynamayın!

BÜYÜK GAZETECİ!
Ses Gazetesi Muhabiri Akın Bodur, bu aralar yazdıklarıma takılıyor..
Niye üzerine alınıyorsa?
Pek dikkatli arkadaş!
Bir yazımdaki, “Zibidi, kıskanç, hain, kinci, soysuz, kanı pis, kendisi pis, kişiliği beş para etmez, bölücü, kahpe, pis, avcı, kalleş, ikiyüzlü, aç sefil, bitik, şeytan, zehirli, mayası bozuk” gibi sözcükleri cımbızla çekmiş..
Diyor ki:
“- Sizce bunları kaleme alan gazeteci mi?”
Senin nazarında ne olduğumun bir önemi yok, sevgili Akın!
Sen büyük gazetecisin ya, boş ver bizi..
Takma kafana..
Bak, ben sana ‘sen denetleme memuru musun?’ diyor muyum..
Demem! Haddimi bilirim..
Sevgili Akın! Madem konuyu açtım, anlatayım:
Dün de, ‘vicdansız ve ahlaksızlar’ diye yazdım..
‘Kan kokusu almış yırtıcı hayvanlar’ dedim..
Onlarca makalemde de, ‘Şerefsiz, soysuzlar çetesi, dinsizler’ sözcüklerini kullandım.. Terör örgütüne ve uyuşturucu tacirlerine yönelik bu ifade biçimi karşısında neden rahatsız oluyorsun ki?
Ben bunları yazıyor da, gazeteci değilsem.. Sen ilgisiz kal, ‘büyük gazeteci’ ol! Hiç dert etmem!
Rahat ol..

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.