Yanarım, yanarım içimizdeki İrlandalılar’ın zevzekliğine yanarım..
En başından hainler!
Nerede güzel bir adım atılsa, köprüye dinamit atarlar..
Kıskançtırlar.. Kincidirler!
Bir karış boylarıyla akıl vermeye çalışırlar..
Biri ‘bodur’, öteki ‘kel fodul!
Dostları bile yoktur.. Paspal bir hayat içinde ‘soysuz’ geçinirler..
Güzel dediğimize çirkin, ak olana kara demekle yetinirler..
Memlekete bir dirhem hayırları yok..
İhaleyle geçinen kurumun başında ‘dürüstlük’ hikayesi parlatırlar..
‘SES’ verirler, ama ‘PUSULA’ları şaşar!
Gören de adam beller!
Oysa; kanıda pis, kendileri de pistir!
Geçmişle yaşarlar..
Ne yediğimizi, ne içtiğimizi, kiminle konuştuğumuzu dikizlerler..
Beş para etmez kişilikleriyle, bize ders vermeye çalışırlar!
Ulan zibidiler!
Her şeyden önce sizlerin ciğerini biliyorum.
Kime hizmet ettiğinizi de!
Bölücülük sizde..
Kahpelik sizde..
Bulanık suda avcılık sizde..
Kalleşlik sizde..
Ben daha size ne diyeyim..
Meğerse ne ikiyüzlüymüşsünüz!
Kabul edin, sizden bir cacık olmaz!
Ancak ve ancak; aç, sefil edebiyatıyla işinize gelince ‘bitik’, işinize gelmeyince ‘efelik’ taslarsınız..
Ey, etrafa akıl veren beyinsiz takımı!
Şeytanlığınızdan vazgeçin!
Boşuna celalleniyorsunuz..
Zehriniz, bu güzel kentin insanları arasında tesir etmez!
Mayanız bozuk çünkü..
Buna, ne gücünüz ne de kişiliğiniz yeter..
Tavsiyem:
Birazcık olsun, İskenderun’un geleceği için de konuş, kaygılan, tepki göster, tavır koy.. Yok, ben sıyırmış kafamla barışığım diyorsan, sen bilirsin..
İster bir tarafından ‘SES’ ver..
İster, ‘SANCAK’ta takla at..
İster, KÖRFEZ’de aylak aylak balık tut..
Hiç farketmez!
Sen bu yolda devam et, ‘PUSULA’nı koru..
Korkma!
‘SÖZ’ veriyorum, ‘GÜNEY’den eserim!
Neticede bil ki;
Henüz ‘SONSÖZ’ü söylemedim!