Eskiden elektrik mi vardı?

Eskiden elektrik mi vardı?İskenderun toz duman. Ortalıkta muhatap olunacak birileri aranıyor, ancak kimse bulunamıyor. Önceki gün kentimizde çıkan şiddetli fırtına birçok ev ve işyerine ciddi zarar verdi. Hatta birçok mahallenin elektrik direkleri ve telleri yere indi.
Bölgemizin en büyük sorunu olan elektrik kesintileri yine baş gösterdi. Fırtınadan sonra EDAŞ kurumu olarak yapacakları bir şey yok. Allah’ın rüzgârı İskenderun ve birçok bölgeyi uçurdu. Ancak buradan ne gibi bir ders çıkartmalıyız?
Vatandaş ne söylerse söylesin haklı. Çünkü vatandaş vergisini, elektrik faturasını, su faturasını vs. gibi birçok ödemelerini yapıyor mu, evet bal gibi de yapıyor. Peki bu vatandaşların tüm hizmetlerden faydalanması kadar doğal bir şey var mı? Ama maalesef vatandaş hiçbir hizmetten faydalanamadığı gibi, aksine bazı kamu kurumlarından azar işitiyor.
Önceki gün kesilen elektrikler aradan iki gün geçmesine rağmen hala gelmeyen bölgeler var. Ve bir de birçok mahallede insanların evlerindeki elektrikli aletlerin tamamı da yanmış. Saat gece yarısı, telefonlarım susmuyor. Herkes EDAŞ müdürlüğüne ve yetkililere ulaşamadığı için gazetecilere ulaşmaya çalışıyor. Bizlerde vatandaşa makul bir şekilde arızayı ve durumu anlatıyoruz. Ama 21.yıl Türkiyesi’ne hiçbir şekilde bu yakışmıyor.
Hala sıkça elektriklerin kesildiği bölgeler var. Ama bilgi veren yok. Bu konuda EDAŞ çalışmıyor mu, kesinlikle çalışıyor. Gece yarısı bizler evlerimizde yattığımız ya da çayımızı içtiğimiz dakikalarda inanın o işçiler fırtınada ve yağmurda çalışıyor. İşçilerin haklarını yemeyelim, emekleri büyük. Burada sorun ne? En büyük sorun elektrik tellerinin yer altına alınamaması. İskenderun’da bulunan her bireyin ve kurumun bunu en ince ayrıntısına kadar düşünerek karar vermeli ve bir an önce bu işin çözülmesini sağlamalı.
EDAŞ müdürlüğünde yeterli personel var mı; olduğunu sanmıyorum.
Bakın size yaşadığım bazı olayları anlatayım.
Yaşanan fırtınadan sonra birçok yerde elektrikler kesildi. Gece gelir diye düşünerek bekleyenler, soluğu EDAŞ müdürlüğünde aldı. Bağırdılar, çağırdılar ve tepkilerini ortaya koydular. Polis orada görev yapmasa gerçekten büyük sorunlar çıkabilirdi.
Sonra telsizden anons geçiyor. Ve 155 polis imdat merkezi EDAŞ müdürlüğü önündeki ekibe anons ederek, Denizciler’deki trafonun yandığını belirtiyor ve telefonla ulaşamadığı elektrik kurumuna durumu bildirmesini istiyor. Oradaki görevli polis ise “merkez söyledim, haberleri var” diye tekrar anons ediyor. Aradan yarım saat geçiyor hala kimseden ‘tık’ yok. Polis ikinci kez anons ediyor ve tekrar söylüyor, oradaki ekip Denizciler’e yöneliyor. Denizciler’de ise trafoda yangın çıkmış ve elektrik hala var. Aradan 40 dakika geçiyor, Denizciler’in elektriklerinin çoğu kesiliyor. Bazı yerlerde ise tek faz elektrik geliyor. Aynı apartmanda 7 dairenin elektrikleri var, üç dairenin elektrikleri yok.
Sonra gündüz oluyor, yine polis devrede. Mursaloğlu Lisesi’nin önünde elektrik direği yıkılmış. EDAŞ ekiplerini arıyorlar, ama telefonla kimse kimseye ulaşamıyor. Polis ekibi EDAŞ müdürlüğüne gitmek ve durumu anlatmak durumunda kalıyor.
Başta Barbaros Mahallesi olmak üzere Modern Evler, Denizciler, Dumlupınar gibi birçok yerlerin elektrikleri yok. İnsanlar ısınamıyor. Ve bıraktık ısınmayı, vatandaşın cihazları ve televizyonları yandı. Peki bu zararları kim karşılayacak? Bunların hesabını kim soracak ve kim hesap verecek?
Bu sorunun yanıtlarını hiç kimse bilmiyor.
Ama bilinen tek şey, vatandaşın sırtına ne yüklerseniz kaldırır.

iskenderunhaber
iskenderun haber sitesinin haberlerini yayınlayan genel editörü.