Sesimi Cihan-ı Alem duydu

Sesimi Cihan-ı Alem duyduPazartesi günkü (dünkü) köşe yazıma o kadar çok olumlu tepkiler geldi ki anlatamam. Geçtiğimiz Pazar günü benim doğum günümdü. İnanın bana, doğum günüme bile dünkü yazım kadar çok telefon almadım. Dünkü yazımla ilgili aldığım mesajların da haddi hesabı yok..
Pazartesi günü saatler 09.00 gösterdiği andan itibaren cep telefonum çalmaya başladı. Arayan gazeteci meslektaşlarım gülerek ‘mümtaz insan büyük gazetecinin’ ismini gülerek verdiler. Yani gazetecilerin hepsi köşe yazımdaki ismin kime ait olduğunu biliyorlar. Çünkü o kadar çok sıçrıyor ki, artık abartmış. İşi bilmeyen, duymayan kalmamış ne işler çevirdiğini..
Saatler ilerliyor, gazete eline ulaşan birçok saygın insan yazımı okuduğunu ve köşemde bahsi geçen gazeteciyi merak ettiğini söyledi. Bende o kişinin ismini verdim ve bu kişinin neler yaptığını da söyledim. Çünkü ben kendi işime, kurumuma ve ekmeğime olan saygımı kaybetmek istemiyorum. İşimi adam gibi yapmak istiyorum. Ama bu tür insanların yüzünden işimi onlar gibi yapmaya çalıştırıyorlar. Yine de yapmayacağımı söylüyorum, Allah bana onlar gibi çalışmayı nasip etmesin. Ben kurumumdan da işimden de çok şükür memnun ve mutluyum. Allah bugünkü işimizi elimizden almasın.
Ancak arayan bir dostum bana bazı konuları anlattı ve içini döktü. Yazdığım yazının çok doğru olduğunu söyledi. “Artık bizde bıktık, Allah aşkına ben adam gibi gazete okumak istiyorum ve gazeteci arkadaşlarıma da saygımı yitirmek istemiyorum” diyor ve devam ediyor..
Ancak bazı fırsatçılar yüzünden birçok gazeteciyle görüşmekten kaçtığını da itiraf ediyor.

O ZAMAN SİZ AYIRIN
Evet, birçok kişi bu konulardan dolayı haklı insanları bıktırıyorlar.. İllallah ettirenler var. İşyerlerinde, belediye önlerinde kamp kuranlar var. Bunları bilmeyen yok. Ben de diyorum ki, Allah rızası için bu kişileri siz ayırın. Korkmayın, sizlere bir şey yapamazlar, yazılarıyla sizleri tehdit edemezler. Bu adamlara (abone, reklam, bayram mesajları, yılbaşı kutlamaları) vermeyin. Bakalım kaç ay gazete çıkabilecekler.
İskenderun Demirçelik Fabrikası Genel Müdürü’ne de sesleniyorum: Sevgili müdürüm. Sizin emeklerinizin ve çalışanlarınızın emeklerinin ne kadar çok olduğunu biliyoruz, görüyoruz. Parayı ateşten topluyorsunuz. Bayramlar ve özel günlerde vereceğiniz reklam vs. gibi konularda lütfen ince eleyin, sık dokuyun. Çünkü gazeteci olmayan ve gazetesini sizin için çıkartan birkaç kişinin bulunduğunu unutmayın. Bu insanın yüzünden biz emekçilerin de emeği gölgelenmiş oluyor. Bu konuda sizlerin yardımlarını bekliyoruz. İş sadece İDÇ’ye düşmüyor. Payas’ta bulunan bir çok haddehane, Primemall gibi büyük kurumlar bu kişileri dışlamalı ve bunların kestiği hiçbir faturayı ödememeli. Eğer korkuya devam ettiğiniz sürece bu tür kişiler başınıza bela olmaya devam edecekler. Benden söylemesi.
Bizim gazetelerimize de sesleniyorum. Günlük olarak yayım yapan bazı gazetelerimizde, her gün haberler servis olarak geliyor ve bu gazetelerde haberleri kullanıyorlar. Benden sadece söylemesi. Sizlerin sayfalarını kullananlar parayı cebe indiriyor.

iskenderunhaber
iskenderun haber sitesinin haberlerini yayınlayan genel editörü.