Cesur yürekler!

Cesur yürekler!
Dün, olağanüstü hayallerle Osmaniye’ye gittim..
Osmaniye’de inşaa edilecek “Tosyalı Eğitim Uygulama Okulu ve İş Eğitim Merkezi’ ve “Çok Amaçlı Kapalı Spor Kompleksi” protokolleri imzalandı.
Mutluyum, çünkü..
Hayırsever Fuat Tosyalı; Osmaniye için de, Hatay için de büyük bir şans..
Söz konusu eğitim yatırımı olunca, ‘hayır’ demiyor, üstüne üstlük ‘hayır’ işliyor..
Neresi olursa olsun, farketmez..
Göğsünü gere gere, bu güzel coğrafyaya ‘hizmet’ olsun diye atıyor o imzayı..
Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, Fuat Tosyalı için ‘büyük bir şans’ derken, başlattığı eğitim seferberliğini de anlatıyor..
Nerede bir boş arsa varsa, yeni bir okul için kolları sıvıyor..
Birbiri ardına açılan yeni okullar, bunun en çarpıcı örneği..
Şu sözleri çok önemli:
– Kötülüğün panzehiri eğitimdir..
Evet, Osmaniye’de güzel şeyler oluyor..
Hatta, olağanüstü şeyler oluyor..
Bu güzelliğin, bu gelişmenin, bu modern yapının mimarı Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah’tır.. Yer fıstığı ikinci baharını yaşıyorsa O’nun sayesindedir..
Osmaniye, sanayi şehri kimliğine kavuştuysa O’nun prensiplerinin eseridir..
Osmaniye, eğitim yatırımlarıyla hedeflerini ikiye katlıyorsa, Vali Cerrah’ın iş dünyasıyla yürüttüğü müthiş ‘dayanışmanın’ ürünüdür..
Osmaniye’ye her gittiğimde biraz daha gelişiyor..
Eski günlerinden eser yok..
Daha modern, daha çağdaş bir kimliğe bürünüyor..
Sihirli dokunuşlarla baştan aşağı yenileniyor Osmaniye..
Vali Celalettin Cerrah’ın olağanüstü gayretleri var..
Çünkü böyle yaratılmış.. Lider ruhlu!
İnanıyorum ki.. Sabahları makama her ayak bastığında, yeni projeleri düşünür, kolları sıvar, Osmaniye halkını istediği hayatı yaşamaya azmeder..
İşte budur..
İskenderun’u da öyle arzuluyorum..
Koşan, hatta kanatlanan bir İskenderun istiyorum..
Şikayet eden değil, konuşan ve üreten bir İskenderun istiyorum..
Osmaniye örneğini o bakımdan önemsiyorum..
O bakımdan Vali Celalettin Cerrah ve Hayırsever İşadamı Fuat Tosyalı gibi yürekli, cesur insanlardan öğreneceğimiz çok şey var..
Erdemli olmanın etkileyiciliğini, hizmetlerle görünmenin çekiciliğini, iyiliği, azmi, inancı, teorik olarak onlardan ve başarılı hayatlarından öğrenmeliyiz..
Özetle..
Yürekli insanların duruşunu seviyorum.
Kararlılığını seviyorum.
Sükûnetini, haksızlıklar karşısında bile hiç eksiltmediği saygısını, her hizmet tamamlandığında ya da hayra vesile olunduğunda yüz hatlarına düşen mutluluk dolu o harika estetiği seviyorum.
Yani bir şehre kazandırılan..
Büyük harflerle yazılmış bir “KARAKTERİ”..
Onu seviyorum.

BİR SICAK YUVA!
Dün, Türk Kızılayı İskenderun Şube Başkanı Ümit Günay aradı..
Günay’ın önerisi beni çok etkiledi..
Mutlaka yapmalıyız..
Dinleyin ve hadi siz de destek verin..
Kış kapıya dayandı. Hava soğudu.. Ve Van hâlâ sallanıyor..
Kar başladı. Hava eksilere doğru gidiyor.
Ve şimdi benim Vanlı kardeşim, çoluk çocuk dışarıda, çadırda..
Yarın hastalıklar başlayabilir.
Peki bu durumda Van’ı nasıl ısıtacaksınız..
Çadırı olmayan ne yapacak?
Ama biz öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, Allah bize öyle bir coğrafya vermiş ki..
Bir tarafta kar yağarken diğer tarafta güneş yakar..
Ve işte şimdi öneriye geliyorum.
Ümit Günay, Van’daki 25 aileye Kızılay’a ait erkek öğrenci yurdunun kapısını açtı. Genel merkez öneriye anında karşılık verdi ‘tamam’ dedi..
Öğrendim ki.. Hacı Pervin Tosyalı Sevgi Evleri de, Van depreminde ailesini yitiren 10 çocuğumuza ‘şefkat’ eli uzatıyor..
İşte budur..
Bu sıcak yuvaların sayısı giderek artsın..
Hadi İskenderun..
Gelin, bu şehrin nasıl bir şehir olduğunu gösterelim..

SABOTAJ MI?
OYSA Çimento’nun hemen sırtında, dağın eteklerinde kurulu bulunan yüksek gerilim hatları henüz bilinmeyen bir sebepten ötürü yandı.
Her biri bilek kalınlığında olan teller nasıl yandı, bilinmiyor..
Sabotaj şüphesi ağırlık kazanıyor..
Bir değil tam 8 yerden zarar görmüş..
Doğal olarak.. Karayılan, Azganlık ve Bekbele, bu zararın faturasını ödeyen beldeler..
O ne zarar?
Ben bu satırları yazdığımda, neredeyse 16 saatlik bir kesinti vardı..
TEDAŞ harıl harıl çalıştı, akım vermek için..
Yazıktır günahtır..
Bir kış günü.. Bu soğuk havada insan ne yapar?
Çoluk çocuk ne yapar? Nasıl ısınır?
Ey vicdansızlar!
Nasıl bir zihniyettir bu yaptığınız?
Bunu yapana insan denir mi?

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.