İskenderun Genç İşadamları Derneği’ne üye kim varsa bu aralar sessiz..
23 üyenin istifası mevcut yönetimde pek endişe yaratmadı sanırım..
Oysa dernekler, bir ‘ekip’ yolculuğudur ve her durakta memleketine katkı sunmayı vazife sayar.. Başkan Gökhan Gökten ’in şimdiki duruşunu pek ‘adilce’ karşılamıyorum..
Eğer bu ‘umursamaz’ tavrını sürdürecekse, o derneğe ‘güç’ veren onlarca üyenin yokluğuyla olsa olsa ‘zayıf’ düşer..
Gerçekten de böyledir. Yönetim kadar, üyelerin varlığı da önemlidir..
Bugün o dernekte, İskenderun’da önemli vazifeleri olan, kent ekonomisine katkı sunan isimler var.. Aranızdan biri şunu söyleyebilir:
– İSGİAD, 10 üye ile birlikte de yürüyebilir.
Evet ama, İskenderun’un sorunlarına ortak olmak, beklentileri aktarmak, gerekirse hizmet değerlendirmesini sağlayacak adımların atılmasını istemek, sorun görülen yerde anlık müdahalelerle kamuoyuna yol göstermek ‘dayanışma’ işidir.
Bu durumu, 10 kişiyle organize edemezsiniz..
Zaten her sıkıntının başı ‘küskünlük’ değil midir?
Bugün, belki de sosyal konularda sorumluluk alması beklenen onlarca genç insanın önüne ‘set’ çekmek haksızlık sayılmıyor mu?
Hep söylerim.. Geçmiş yazılarımda da defalarca Gökhan Gökten’i uyardım..
Bu dernek olur veya oda.. Her başarılı gencin önüne açmak, onu geleceğe taşımak, gerektiğinde ‘ödüllerle’ taçlandırmaktan neden korkuyoruz ki?
O koltuk var ya.. Neden bırakmakta veya bayrağı daha ileriye taşıyabilecek birine devretmekte zorlanırız ki?
İSGİAD ’a başkanlık edecek onlarca ‘başarılı’ isim sayarım size..
Onlara ne zaman sıra gelecek?
Şimde her biri 30-35 yaşlarında..
Gökhan Gökten gibi, her gelen 3 dönem başkanlık yapacaksa şayet, o halde diğer arkadaşlara ne zaman sıra gelecek?
40’ında mı?
50’sinde mi?
Nerede kaldı ‘genç işadamlarının’ vasfı, misyonu, vizyonu?
Tabi ya, yap bir ‘Tüzük Kongresi’.. Olsun, bitsin!
Bu sözlerim asla “Gökhan Gökten istenmiyor gibi” algılanmasın, ama bir derneğin kuruluşunda bile yönetimin mutlaka etkisi vardır, olmalıdır..
Aksi takdirde koskoca bir derneğin bütün geleceği gereksiz ‘inatlaşmalara’ bırakılmış olur. Böyle bir şeyi kabul etmek mümkün değil..
Herkesin bir yeri var.. Bence, Gökhan Gökten, aykırı ses çıkaran her üye ile konuşmalı, çözümünde ‘ortak’ dayanışmaya sadık kalmalıdır..
İskeleti olmayan bir binanın veya bir adamın ayakta durması mümkün olmadığı gibi bir dernekte ayakta duramaz.
Şu veya bu nedenle, üyeler ile Gökhan Gökten arasında sorunlar olur.
Üyeler de bunu dışarıya yansıtırlar. Yalnız görüyorum ki, Gökhan Gökten ile mevcut yönetimi, bu sorunların ortadan kalkmasında da aktif rol üstlenmemiş, her sorunu ve kaynağını olduğu yerde bırakmıştır. Yöneticilik böyle olmaz..
Bence Gökten’in başarısızlığının temelinde bunlar vardır.
Şimdi herkes, “23 üyenin dışında İSGİAD’dan 13 kişi daha istifa ederse ne olacak?” diye soruyor.. Bilemem.
Kongreye gidilir veya gidilmez..
Ama tavır ve yaklaşımlar aynı kalırsa, ne değişir?
İSGİAD böyle yönetildiği sürece, bir miktar yoğurt da eklesen bu dernekten “cacık” bile olmaz!