Bu öfke diner mi?

İskenderun’da 6 fidanın şehit düşmesine halen çok öfkeliyim..
Ve artık eşkiyanın tepesine çökmedikçe öfkemin geçeceğini de sanmıyorum..
Ama iğneyi biraz da kendimize batırmamız gerektiğine inanıyorum..
Kınamanın hiçbir yaptırımı yok çünkü..
Evet bugün, içimizdeki öfkeyi dışa yansıtmak, terörü lanetlemek için binlerce insanımızla, belediye başkanlarımızla, siyasilerimizle, STK’larımızla yollara döküldük.. Fakat; hiçbir miting, hiçbir yürüyüş bu öfkemizi dindermeye yetmiyor..
Nasıl yetsin ki? İçimiz halen kan ağlıyor..
Görüyorsunuz işte.. İskenderun’da 6 şehit verdik.
Yetmiyormuş gibi..
Üstelik; İsrail’deki kalleş saldırıda ölen 4 kişiden ikisi de İskenderunlu..
Başımız sağolsun.. Bir günde tam 9 şehit veriyoruz..
Nasıl dinsin öfkemiz?!
Kaç gündür yazıyorum, olmuyor..
Üç gündür gözlerime uyku girmiyor, unutamıyorum..
Kim unutabiliyor ki? Kalleşlik kanla kazındı yüreğimize..
Bu öfke diner mi?
Dün gecenin saat 02.00’si..
Yüreği yanan arıyor, Modern Evler’de oturan yakınlarım arıyor:
“- Abi duydun mu, aynı bölgeden yine silah sesleri yükseldi.. Polis yolu kesti. Asker çatışıyor.”
Oysa öğrendik ki gerçek öyle değil..
Kimse uyumuyor neticede.. Askerin kılına gelecek zarar karşısında tek yürek herkes..
Bıraksanız, eli silahlı dağa çıkmaya hazır, ölmeye de..
Sırf askere destek için.. Budur Türk insanın yüreğindeki asker sevgisi..
Dün gazetelere baktım.
Aşağı yukarı hepsinin tavrı benzerdi.
Manşetler, köşe yazıları bir tepkinin ifadesiydi..
Birkaç gündür eylemler sürüyor.. Dün de, İsmet İnönü’den başlayıp, Atatürk Anıtı’na kadar yürüdük, mitinge katıldık.. Olmuyor..
Halen öfkeliyim..
Ve sadece konuşuyoruz..
Birbirimize soruyoruz..
* Radar niye kalktı?
* Otoban civarında önlem alınacak somut adımlar neden atılmıyor?
* Amanoslarda PKK’nın cirit attığını çocuklarımız biliyor da, neden kimsecikler ses çıkarmıyor?
* Neden her kalleş saldırıdan sonra operasyonlar düzenlenir?
* İskenderun’daki kalleş saldırıda İsrail’in parmağı var mı?
* Amanoslar ne zaman PKK’dan temizlenecek?
* AK Parti İsrail’i bıraksın, yüzünü şehitlerimize dönsün!
* Akçay’ın muhtarı Jandarma’yı aramış da, neden gereği yapılmamış?
İçime gına geldi.
Doğru ya da değil..
Olay taze.. Hepimiz acılıyız..
Belki de insanımız bu acı haliyle ne konuştuğunu bilmiyordur..
Beynim zonkluyor!
Oysa dün haberlere düştü..
İran, Kandil’e girmiş.. Eee biz!
Biz neyi bekliyoruz? ABD’den izin mi..
Bakın, daha dün TBMM’de deklarasyon krizi yaşandı.. Gerekçe şu:
– AK Parti, İsrail’e karşı eylem planında son paragrafta yer alan “Meclis, hükümetin askeri ve ekonomik tedbirler almasını beklemektedir” ifadesinin metinden çıkartılmasını istedi.
Derken tepkiler yükseldi..
Sonrada AK Parti’nin de deklarasyona imza attığı açıklandı..
Demem o ki..
Bazı soruları kendi kendimize sorup gerçekçi biçimde Türkiye’nin menfaatine olan cevapları bulmalıyız. Bu, iktidar, muhalefet meselesi değil, ülke meselesi.
Endişem odur ki, kendi içimizde, durumun gerçekçi bir tahlilini yapmazsak, biz de başka bir felakete sürüklenebiliriz..

NOT: TBMM’de ‘İsrail’e eylemi gerektiren deklarasyon krizinin yaşandığı saatlerde, Hakkari’nin Çukurca İlçesi’ne bağlı Işıklı ve Kavşak bölgelerinde konuşlandırılmış askeri birliğe, PKK’lı teröristlerce dün gece taciz ateşi açılması sonucu 1 asker şehit oldu, 3 asker yaralandı. Ama ne yazık ki, askere tezkere izni veren aynı meclis terör konusunda nelerin yapılacağını gerektiren tek bir kelime üzerine kafa yormuyor..
Size de ilginç gelmiyor mu?

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.