BELEDİYEDE MECLİS ÜYELİĞİ NEDEN CAZİP?

CHP’nin adayı Yusuf Civelek kaç gündür Ankara’daydı. Bugünden itibaren seçim çalışmalarına tekrardan başlayacak. AK Parti’de Seyfil Dingil zaten meydanlarda. DP’li Mete Aslan ve MHP’li Gül’ün de halka hitabı programlı bir şekilde sürüyor.
Evet, sandık köşeden görünmeye başladı. Ancak, asıl yansımayı yapan da belediye meclis üyeliği için başvuran isimlerin kalitesi ve hitap ettikleri nüfus..
Önceki gün listeler açıklandı. Zayıf isimler de var, güvenirliliğini kanıtlamış olan kanaat önderleri de..
Şimdi soru şu:
– Belediye meclis üyeliği neden cazip?
Oysa, sosyal imkanları çok yüksek değil..
Maaşı dersen, o da ahım şahım değil.
Ama yine de insanlar bunun için partilerde birbirini kırıyor.
Cevabı irdelemeden, hemen belirteyim.. Son üç gündür İskenderun siyasi parti merkezlerinde müthiş bir gerilim yaşandı. Özellikle de belediye meclis üyelikleri için bütün partilerde rekabet çok çetin geçti. Çok yoğun bir kulis faaliyeti, gürültü yaşandı.
Ama dönüp, ilçe başkanlarına sorduğunuzda yanıtları çok samimi.
Söyledikleri şu şekilde özetlenebilir:
“İlçemizde, beldemize, kentimize daha iyi hizmet hizmet etmek, hemşehrilerin yaşam kalitesini yükseltmek..”
Belki gerçekten öyle, ama belediye meclislerine seçildikten sonra da bazı üyelerin asıl hedefi imar komisyonlarına seçilebilmek oluyor..
Dün AK Parti İskenderun Belediye Başkan Adayı Seyfi Dingil ile konuştum..
Hangi partili olursa olsun, her belediye meclis üyesine ‘çözüm üreten’ gözüyle bakıyor. Her birini fikir babası olarak görüyor.
Beyin fırtınasının yaşanacağı şeffaf alanlar olarak tanımlıyor.
Zaten Seyfi Dingil, ‘kent konseyi’ deyimine yabancı değil. Konseye, İskenderun’un menfaatlerine odaklanacak yeni üyeler kazandırmayı hedefliyor. Sivil toplum kuruluşu merkezli bir ‘dayanışma vadisi’ oluşturmayı planlıyor.
Kulağa çok hoş geliyor..
Olmaması için hiçbir engel yok. Diğer adayların profiline baktığımızda, onların da ‘Biz’ odaklı bir çalışma programı hedeflediklerini biliyorum..
Önemli olan ve özlenen de bu değil mi?
O bakımdan listelere bakıp, ileriye dönük şimdiden birşeyler yazmak mümkün değil..
İsimleri uzaktan/yakından tanıyoruz..
Ama şunu rahatlıkla söyleyebilirim..
CHP’de Cemil Uğutmen, Bülent Akbay, Ercüment Kimyon, Kemal Sonay, Zeki Aytaç gibi isimlerin her biri ‘Kemal Kılıçdaroğlu’ yapısında..
AK Parti’de İrfan İsmetoğlu’nu tartışmaya bile açmıyorum. Duruşu ve kalitesi ortada.. Uğur Fırat’ın, İbrahim Yaran’ın ‘uzlaşmacı’ kimliği, hoşgörüsü, beyefendiliği ve dürüstlüğü ‘bir numara’.
MHP’ye baktığımızda, güvenilir ve yetenekli isimlerin varlığından sözedebilirim..
Şunu demeye getiriyorum..
AK Parti, CHP, DP ve MHP’de etkin isimlerin olduğu açık..
Biliyorum.. Deyim yerindeyse, listeler kimi kesimler üzerinde ‘rahatsızlık’ oluşturacak. Bazılarımız hayal kırıklığından sözedecek, bir kısmımız açık bir ifadeyle, ‘Daha iyi bir liste bekliyordum’ diyecek..
Özetle..
30 Mart’tan sonra gözünüz/kulağınız Belediye Meclisi’nde olsun!
Ben bunu bilir, bunu yazarım!

HEP BÖYLE KALIN!
Her zaman diyorum.. Siyaset kurumları, ‘demokrasi’nin vazgeçilmez unsurlarıdır. Hep birarada işleyince, kazanan ‘toplum’ olur.
Bir de aksini düşünün..
Kutuplaşmalar, felaket ve zarardan başka birşey getirmiyor..
Yaşıyoruz çünkü..
Peki yerel seçimlerde durum nasıl?
Bence herşey yolunda.. Tablo ortada..
İskenderun Kaymakamı Cengiz Horozoğlu’nu kutluyorum. Seçim toplantısı kapsamında İskenderun’daki siyasi partilerin başkanlarını biraraya getirdi. Elbetteki konu seçim yasakları ve sağduyu üzerinde programlanmıştı. Ama ben madalyonun öbür yüzüne de bakıyorum ve mutlu oluyorum..
Çünkü hoşgörüyü görüyorum..
Oradaydım.. Ve tablo tek kelimeyle muhteşemdi.. Ardından yemeğe gidildi.. AK Parti İlçe Başkanı Musa Kurşun, CHP İlçe Başkanı Nihat Karpuz, Demokrat Parti İlçe Başkanı Mustafa Göden, MHP İlçe Başkanı Turhan Bozkurt, Saadet Partisi İlçe Başkanı Muzaffer Filiz ve DTP İlçe Başkanı M. Salih Koca, yerel seçimlerde birbirlerine başarı dileklerinde bulundular.
Olması gereken de bu..
Aylardır bunları anlatmaya çalışıyorum ve şunu söylüyorum..
Kazanan sadece siyasi partinin bir adayı değil, İskenderun olmalı..
Dün bir adım daha atıldı..
Bu tablo, güvenilir siyasetin zaferidir.
Her iki olaya da bakıyorum ve diyorum ki:
Hep böyle kalın.. İyi ki güvenilir siyasetçiler var..

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.