Böke’den baba ocağına çıkartma

Böke’den baba ocağına çıkartma

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir 1. bölge milletvekili Selin Sayek Böke, baba ocağı Arsuz’a gerçekleştirdiği ilk ziyarette alkışlarla ve büyük bir coşkuyla, ekonomi bakanı gibi karşılandı. Babası İskender Sayek, CHP Arsuz İlçe Başkanı Faik Çekin ve CHP İskenderun İlçe Başkanı Corc Basus ile ile birlikte ilk ziyaretini Arsuz Belediye Başkanı Nazım Culha’ya gerçekleştiren Selin Sayek Böke, pozitif tavırları, gülen yüzü ve heyecanlı halleriyle dikkat çekti.
Makamda gerçekleşen ziyaretin ardından, Başkan Culha ile birlikte Üçgüllük, Madenli, Gökmeydan, Akçalı, Gözcüler ve Arsuz- Uluçınar Mahallelerini gezerek halkla bayramlaşan Böke, Madenli Mahallesi’ndeki ziyarette ise vatandaşların Dedesi Şarlo Sayek’i “Madenli’nin babası” olarak, annesi Füsun Sayek’i de doktor olarak bölgeye verdiği katkılardan dolayı övgüyle anan sözleri karşısında duygu dolu anlar yaşadı ve zaman zaman gözyaşlarına hâkim olamadı. Madenli Mahallesi’nde ayrıca yaşayan tarih olarak değerlendirilen 103 yaşındaki Ahmet Fakıoğlu’nu da evinde ziyaret eden Selin Sayek Böke, anılarını tazelediği ziyaretlerde “Farklılıkların zenginlik olduğu Arsuz’daki yaşamın Türkiye’ye yayılmasının hayalini kuruyoruz” dedi.
“Büyük bir aileye sahip olduğum için mutluyum”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, ilkelerinden taviz vermeyecekleri bir koalisyonun içinde yer almaya ve yaşanabilir bir Türkiye için sorunları çözmeye hazır olduklarını belirterek, “Bayramı sizin gibi büyük bir aile ile geçirmek büyük bir mutluluk. Ben de siz sevgili ailemle bir araya gelmekten büyük bir heyecan ve onur duydum. Bu sıcakta bizi ağırladığınız için size gönülden teşekkür ederim. Tabii ki teşekkürler bitmiyor. 7 Hazirana kadar müthiş bir emek verildi. Bu emek sokakları karış karış gezen, ne yapmak istediğimizi anlatanlar tarafından, yani sizler tarafından verildi.

Burada o çabanın içinde çok çalışan değerli adaylarımız var ama onların da gücü sizlerden geliyor. Çünkü iyi işler, ancak iyi ekiplerle yapılır. Emek veren herkese teşekkürler. Unutmamamız gereken bir şey var; 7 Haziran işin sadece bir parçasıydı. Yapılması gereken çok iş var. 7 Haziran bir kez daha Türkiye demokrasisinin ve Cumhuriyetin özellikleri açısından CHP’nin ne kadar önemli bir parti olduğunu bize bir kez daha göstermiş oldu. Biz hep çok kritik dönemlerde Türkiye siyasetini değiştiren adımlar attık. Bu seçimde de yine Türkiye siyasetinin dilini ve içini değiştiren parti biz olduk. Çünkü, bu sefer siyasetin vatandaşın gerçek sorununu konuşması gerektiğini anımsatan tek bir parti vardı oda CHP’ydi. Biz sokağa çıkıp sorunları dinledik, sorunu yaşayanlara ‘Peki ne istiyorsunuz çözüm ne olmalı?’ diye sorduk ve en nihayetinde o çözümleri paylaşır hale geldik.

Bu Türkiye siyasetini cidden değiştirmiş bir adım oldu. Yani 7 Haziran seçimini aldığınız yüzde oy oranı ile değil, ama o oy oranının içindeki heyecanla, duyguyla ve ne kadar inançla verilmiş olduğunu ölçtüğünüz takdirde esasında gerçekten başarılı bir seçim geçirdiğimizin de altını çizmek istiyorum. 7 Hazirandaki başarının devamı 8 Haziran sabahı kalktığımızda Türkiye demokrasisinin kazandığını anımsatan CHP ile bir kez daha vurgulandı. Biz şu mesajı veriyoruz; Demokrasinin ilerlemesi için çok çalışmamız gerekiyor. Biz üzerimize düşen her türlü görevi yapmaya hazırız. Ama, yapacağımız görevi sadece görev yapmak için değil, ilkelerimizi Türkiye gerçeğine dönüştürmek için yapmak istiyoruz. İşte bu yüzden koalisyonun sonucundan çok, koalisyon sürecine CHP’nin siyasete olan önemli katkısı olacaktır.

En nihayetinde koalisyon uzlaşı demektir. Uzlaşı kültüründen uzaklaşmış olan Türkiye’ye yeniden birlikte iş yapabilme, birbirini dinleyebilme ve ortak iş üretebilmeyi anımsatacak olanda bu sürecin kendisidir. İşte ilkelerle koalisyon müzakeresini yürütmek yine Türkiye siyasetini değiştirmenin bir biçimi diye düşünüyoruz. Müzakerelerle ortaya çıkacak olan koalisyondan ziyade o sonuca giden yolculuk içinde bu ilkeleri konuşan bir Türkiye ortaya çıktığı takdirde yaşanabilir bir Türkiye’ye bir adım daha yaklaşmış olacağız. Hukukun üstün olduğu, herkesin eşit ve özgür olduğu, Türkiye’de barışı bölgede barışla eşdeğer tutan ve dünyaya barış getirmeyi dış politikasının temel hedefi haline getirmiş olan bir Türkiye, sadece ekonomik olarak kalkınmayacak, ama sosyal olarak da demokrasinin tekrar daha kuvvetle yerleşmesi açısından da önemli kazanımlar elde edecektir.

İşte bu yüzden kritik bir dönemdeyiz. Yani, işimiz bitmedi, bilakis arttı. Çalışmaya devam ediyoruz. Sizlerin Ankara’daki sesiniz ve sözünüz olmak için bizlere verdiğiniz desteğe tekrar tekrar teşekkür ederim. Ayrıca bir Arsuzlu olarak, belediye başkanımız Sayın Nazım Culha’nın verdiği emek ve aldığı başarılı sonuçlardan dolayı da kendisine ayrıca teşekkür ederim. Bizim adımıza verdiği mücadeleden büyük heyecan duydum” dedi.

IMG_7758 IMG_8087 IMG_8122 IMG_8178 IMG_8203 IMG_8215 IMG_8311