Yüzlerce metre aşağılarda rızkını, evladının geleceğini çıkarırken, yok olan yüzlerce gelecek..
Sadece kendi gelecekleri değil, evlatlarının, eşlerinin gelecekleriydi yok olan..
Geleceği çalınan babalar, evlatlar ve eşler..
Türkiye’nin en karanlık günlerinden biriydi.. Karanlık, maden ocağının derinliğinden değil, bir kilo daha fazla kömür çıkarılması için yapılan baskının, aşağılık uygulamanın, işçi sağlığı ve güvenliğinn hiç edildiği, işçilerin geleceğinin çalındığı günün karanlığıydı..
Ayaklarında çizmeleri, başlarında baretleri, elleri kara, yüzleri kara…
Kömür karası bu! Alın karası değil..
301 madencimizi kaybettik Soma’da..
Bir kilo daha fazla kömür çıkarmak için, rant için feda edilmiş, hayatları hiç edilmiş, sorumsuzca, aşağılık bir anlayışla ölüme sürüklenmiş 301 yaşam..
İş ve işçi güvenliğinin hiç edildiği, katliam gibi kazanın yıldönümündeyiz..
Reyhanlı için demiştik ya; Günlerden yine o gün diye..
Evet! Yine günlerden o gün…
301 işçinin hayatının karardığı günün hemen ardından, kazanın sorumluluğunu işçiye yükleyen anlayışı unutmadık, unutturmayacağız..
Yaralı kurtulan bir işçinin ambulansa bindirilirken hemşireye “çizmelerimi çıkarayım mı , çizmelerim kirli, sedye kirlenmesin” diye sorması gözyaşlarına boğmuştu.
Unutmadık!!!
Bareti kırık evlatlarına kavuşamadan madende kalanları..
Cenaze töreninde yırtık çarığıyla güzel ve şık giyimli protokolün karşısında madenci evladını uğurlayan babayı..
Evladının, eşinin, babasının taputuna sarılıp ağlayan o güzel insanları unutmadık..
Faciadan sağ kurtulan bir işçinin bu sözünü hiç unutmadık !
‘Abi, Mahmut çıkmadı. Mahmut çıkamadı. ..
Beni bırakın O’nu alın abi. O’nun karısı hamile’…
Unutmadık, unutturmayacağız..
Çünkü hala maden faciasının ardından işsiz kalan, televizyonlara, gazetelere facianın sorumlularıyla ilgili konuştukları için işsiz, aşsız bırakılan, çocuklarının yüzüne bakamadığı için gözyaşlarını içine akıtan eli öpülesi babaları unutmadık !
Biz o günleri bir daha yaşamamak umuduyla işçimize, emekçimize güzel, güvenli ve aydınlık bir gelecek vermek için çalışmaya geliyoruz..
Unutmadık, unutturmayacağız ..
Bir daha yaşamamak dileğiyle..
Ruhları şad olsun..
Dr. Riyat Kırmızıoğlu