KİRLİ OYUN!

kösem
Yolsuzluk, insanın ahlakıyla ilgilidir..
Gereği de yapılır, yapılıyor da!
Kiminin oğlu.. Kimininse amcası, yeğeni, yakını, bir suça karışmış, hatta dolandırıcılıktan mahkeme karşısına çıkmış olabilir..
Dünya hali.. Bu olup bitenleri koca bir sülalenin üzerine yıkmak kimin haddine?
Bugün, yolsuzluk operasyonları kapsamında olup bitenleri, iktidarın her ferdinin omuzlarına etiketleyip, “Hepiniz aynısınız!” demek de o kadar yanlıştır..
Belediyelerde de benzer durumlar yaşanıyor..
Yolsuzluk nedeniyle cezaevine düşen onlarca belediye başkanı oldu..
Bunların siyasi geçmişine bakıp, olayı hepten siyasi bir partiye yüklemek, tehlikelidir.. Beğenirsiniz, beğenmezsiniz; illa ki bir derdin varsa sandığa gider, oyunu kullanırsın..
Ama bu süreçte bazı odakların siyasi otoriteyle çatışma içine girmesine de sessiz kalmamalıyız..
Bunların üzerine her kim gidiyorsa, yanında durmalıyız..
Bu odaklar ki, her türlü kirli çıkarlarla siyasi otoriteyi yıkma arsuzu taşıyor..
Bu gücü onlara verirsek, seçilmişler bu ülkeyi yönetemez hale gelir..
Bugün AK Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş’a yapılanlara bakınız..
Gerçeği yansıtmayan, güya ahlak dışı kasetler varmış gibi, üzerine gidilmesine ne diyeceğiz?
Ahlaksızların sosyal medyadan yapılanmasını, “Sıra şu isme de gelecek. Olay falancaya dokunacak. Daha 40 kişinin kaseti var” iftiralarıyla yalan dolanla çirkeflik peşinde koşturmasına, sessiz kalmak mümkün müdür?
Ortada bir kirli oyun, yerel bazda da taşeronları ve piyonları var..
Bu oyunu bozmak gerek!
Bugün AK Parti’ye, yarın başka bir partiye..
Amacım kimseyi kollamak değil..
Ancak.. Lütfen; Türkiye Cumhuriyeti, Milli Egemenliğe karşı oynanan kirli oyunu da görmeye çalışın..
O kirli odaklara sahip çıkmaya çalışanlara da tavsiyem şudur;
“- Sırf iktidar olmak için bugün ‘yılana’ sarılmayı mübah sayıyorsan, gün gelir o ‘yılan’ zehrini üzerine akıtır..
Vakit varken, yılanın başını ezmek gerek..

İSKENDERUN’DA YENİ BİR HAYAT YÜKSELİYOR
İskenderun’da, beklentilerin ötesinde kaliteli ve konforlu bir yaşam yükseliyor..
Önce AHM İnşaat.. Sonra, Koç Ailesi’nin Karaağaç’ta konuşlandırmaya çalıştığı yaşam merkezlerine bir yenisi daha eklendi..
Altınvadi Residence!
Bu örnek projenin kaptan koltuğunda, Can Polat İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Ümmet Canpolat, Altın Ateş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Ateş, Saim Kınalı ve Ali Rıza Gez bulunuyor.
Azim ve kararlılıklarından ötürü, cesur işadamlarını kutluyorum..
İskenderun’a değer katacak, şehrin vizyonunu değiştirecek, insanların yaşamlarını kolaylaştıracak böylesine güzel bir projenin varlığı heyecan verici..
Projeyi yerinde gördüm..
Tek kelimeyle, olağanüstü!
420 dairelik bir proje olan Altınvadi Residence, 25 kattan oluşuyor..
‘Peki ya deprem olursa’ diyenleri, duyar gibiyim;
Merakınızı gidereyim o halde..
Altınvadi Residence, 1. Derece Deprem Bölgesi koşullarının gerektirdiği teknik detayları kapsayacak şekilde hazırlanıyor.
9 şiddetinde depreme dayanıklı..
Bölgede ilk ve tek!
Jeolojik, depremsellik, geoteknik etüt ve temel sistemler, Japonya tekniğinden esinlenmiş..
Yine Nardüzü’ne kısmet oldu..
Hep söylüyorum..
Dikey büyüme, şehrin nefes alması ve yeşil alanların çoğalması açısından, tek çıkış kapısıdır.. Dilerim kentsel dönüşümle birlikte, İskenderun’un silüeti değişir..
Altınvadi Residence ve AHM, bunun en güzel örneği oldu..
Sonuçta;
Sıcak bir yuva, eğlenceli ve huzurlu bir yaşam, herkesin hakkı!

ANITLAR KURULU’NUN İZNİ VAR!
Sanırım, küçük bir şeyi büyütmeyi seviyoruz. İskenderun Kaymakamlığı’nda mecburiyetten bir tadilat çalışması yapıldı diye kıyameti koparmaya çalıştılar.
Tarihi binaya neden dokunuluyormuş?
Ağaç kesiliyormuş, falan filan..
Oysa, gerçek anlatıldığı gibi değil..
Zaten, yapılan çalışmayı da çok beğendim.
Tarihi bina, bir de Atatürk büstü ortaya çıkmaya başladı.
Yankı Gazetesi’nin kuruluş yıldönümünde Kaymakam H. Hasan Özyiğit ile birlikteydik. Epeyce bir sohbet etik.
O vakit, Kaymakamlıktaki tadilatı da sordum..
Söylediklerine şaşırmadım..
Anıtlar Kurulu’ndan izin alındığını, bizzat telefonla görüştüğünü aktardı.
Yanılmadım.. Kaymakam Özyiğit yanıtında;
“Mevzuatı biliyoruz. İzinsiz bir çalışma içinde olmayız. Anıtlar Kurulu’ndan izin alır almaz, Kaymakamlık binasında çatısı akan, sıvası dökülen kısımlara müdahale ettik. Çünkü, binanın demirleri ortaya çıkmıştı. Bina tehlike altındaydı. Tarihi dokuya dokunmadan, gereğini yaptık. Bunda abartılacak bir durum yok. Bu arada birkaç kurumuş okaliptus ağacının yarattığı tehlike ve toprağın dışına çıkan, hatta etrafa yayılan ağaç kökleri vardı. Orman Müdürlüğü’ne yazı yazarak, tehlikenin önüne geçtik. Bu sayede, Atatürk Büstü’nün ortaya çıkmasını sağladık” dedi.
Demem o ki;
Tarihi dokuya şekil vermek, o binanın güzelliğini artırır..
O dokunuş, tarihi binaya hayat verdi..
İyi oldu, güzel oldu..

YANKI 20 YAŞINDA, DELİKANLI!
Yankı Gazetesi’nin kuruluşunun 20. Yıldönümünde, duayenimiz Cemil Taktak’la birlikteydik. Yirmiye yakın gazeteci dostlarımla birlikte, günün anısına pasta kestik. O gün herkes, Cemil ağabeyle ilgili düşüncelerini aktardı.
Duygu yüklüydü..
En başından, Cemil ağabey iyi bir yönetici, başarılı bir gazeteci..
Yankı doğduğu gün birlikteydik, iyi günde kötü günde 8 yıl omuz omuza verdik.
Üzerimde emeği var..
Bu duygularımı, yıldönümü yemeğinde de anlattım.
Bu güzellik, bu başarı çıtası hep yükselsin istiyorum..
Allah yolunu açık etsin..
Nice mutlu yıllara Cemil ağabey!
İyi ki varsın. Sağlık ve mutlulukla..

TELEFERİK DEMEK..
Kaymakam Özyiğit ile sohbetimizde ‘teleferik’ konusu da gündeme geldi..
Dedi ki;
“- Bu güzel projeyi, İskenderun’un doğa turizmi açısından önemsiyorum.”
Aynı düşüncedeyim..
Yıllarca yazılarımla, teleferik projesini canlı tutmaya çalıştım.
Adalet Bakanı ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Sadullah Ergin, gündeme getirince, heyecanlandık.
Çünkü, teleferikle birlikte Amanoslar’daki çevre kirliliği de sona ermiş olacak..
Bildiğim kadarıyla taşocakları 2016’dan sonra yok..
O tahrip edilen alanları tekrar yeşillendirebilirsek, doğa turizmi İskenderun’a büyük bir canlılık katabilir..
Böylece.. ‘Yaylakent’ projesiyle, Amanoslar’ın silüeti değişebilir..

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.