BU YAKLAŞIM AK PARTİ’YE “KESİK” ATAR!

AY512729
Siyaset arenası, alternatif isim bulmakta zorlanıyor..
Sürekli ‘ben’ diyerek yola çıkan düşünce anlayışı, faydalı olabilecek isimleri öteledi.. İşin içine biraz da ‘kıskançlık’ girince, guruplaşmalar aldı başını gitti..
Necite ortada;
Kimin yıldızı parlıyorsa, mutlaka ayağından çekeni vardır..
Başarılı olmaması için ‘maraza’ çıkaranı vardır.
Bugün, çok belirgin bir şekilde, isim arayışında zorlanıyor partiler..
Çünkü yeniliklere, değişimlere hep kapalı bir tutum sergilendi.
AK Parti de benzer sorunlarla sancı çekiyor, bu aralar..
Uğur Feriz’den sonra hangi isim önerildiyse, tepki topladı..
Oysa birkaç gün önce uyarmıştım.. Dedim ki;
“- Milletvekili Orhan Karasayar; belediye başkanları, meclis üyeleri, teşkilat üyeleriyle bir araya gelip, durum değerlendirmesi yapmalıdır..”
İşiten oldu mu?
Var mı öyle bir gayret? Yok!
Olmayınca da, ‘tepkiler’ havada uçuşuyor..
Tepki gösterenlere hak veriyorum..
Çünkü, bir ‘istişare’ yeterliydi, ‘dayanışma’yı sağlamak için..
Karşılıklı konuşmayla, sıkıntıların önüne geçilebilirdi..
Düşünsenize.. Kimsenin tanımadığı, partiye üye olmayan ‘Ercan Şahan’ ismini gündeme getirmek de nereden çıkıyor?
“Ben getirdim, oldu bitti” demekle ‘başarılı’ bir iş çıkarılmıyor, ne yazık ki!
Nafile bir çabadır bu.. Herşey gün gibi ortada;
Belediye başkanları rahatsız oldu..
Meclis üyeleri ‘hayırdır, ne iş?’ demeye başladı..
Parti yöneticileri, rütbesiz birçok isim ‘nereden çıktı bu isim’ diyerek, serzenişte bulundu..
AK Parti il teşkilatı ve milletvekillerinin telefonları susmadı..
Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Milletvekili Adem Yeşildal, İl Başkanı İsmail Kimyeci’ye binlerce tepki mesajı yağdı.
Gereği var mıydı? Bence yoktu..
Durduk yerde, kıvılcımlar ateş topuna dönüştü..
Kaldı ki, aynı gün yoğunlaşan ‘tepkiler’ ışığında, geri adım atmak zorunda kalıyor, genel merkeze isim dayatanlar..
Kabullenmek gerek, çok doğru bir adım değildi..
Farkındalar mı, bilmiyorum.. Ama durduk yerde, AK Parti’nin seçim kaybetmesine yönelik adımlar atılıyor..
Üstelik bunu ‘yan etkisi’ bulunan birileri oturduğu yerden yapıyor..
Partiye hiçbir katkısı olmayan, “ben ne dersem, o olur” diyen birileri sürekli milletvekili Karasayar’ın ‘kulağına’ üflüyor.. Yazık!
Oysa; Antakya’da Emrullah Gülen, Dörtyol’da Cüneyt Yavuz, Defne’de Onur Karadaş ve Payas’ta Ahmet Lütfi Aksoy isimleri üzerinde karar kılınmış olunmasına rağmen, İskenderun’da belirsizlik sürüyor..
Değer miydi?
Bir bütün olmak; istişareyle bir isim üzerinde ‘yoğunlaşmak’ varken, AK Parti, neden birkaç kişinin ‘söylemleriyle’ diplere çekiliyor? Dün, hiç haberi bile yokken, isim bazında Musa Kurşun’u hedef göstermeye çalışıyorlar.. Bestami Kılıç’ın ismi ‘yüksekokul’ şartı olmasına rağmen, neden kullanılıyor..
Abdurrahman Keser aynı keza..
Düşünüyorum da, Av. Adem Ay’ın günahı nedir?
Hiçbiri olmadı..
O halde Mehmet Kesik olsun, anlayışı da nereden çıktı?
Bugün anlamsız gördüğüm bu gidişat, AK Parti’ye “Kesik” atıyor, farkında değiller.. Mehmet Kesik’in, AK Parti Belediye Başkan Adayı Adayı olarak sahaya inen Mehmet Dönmez’e yakınlığını bilmeyen mi var?
Açık açık Dönmez’e çalışacağını nasıl düşünemezler?
Oysa, AK Parti’de ‘demokratik’ bir sistemin kabul görmesini arzulayan o kadar aday adayı, taban ve teşkilat üyesi varken, onların dışlanmasını öngören bir sistemin varlığı nasıl kabul görür?
Defalarca yazdım..
Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz..
Olmamalı da..

ERDOĞAN YİNE GELİYOR!
Yukarıdaki satırları yazdığım sırada, teşkilattan yükselen tepkiler, bu kez ilçe başkanlığına ismi önerilen Mehmet Kesik’in adaylığını da ‘afaroz’ etti.
Sanırım, Milletvekili Karasayar da böylesine bir tepki beklemiyordu.
Kimseye danışılmadan ortaya atılan isimler, tek tek şikayet görüyor.
Adalet Bakanı Sadullah Ergin herşeyin farkında..
Kendisine ulaşan mesajlara yanıt vermeye çalışıyor.
Öğreniyorum ki, İlçe Başkanlığı hususunda son kararı AK Parti Hatay Koordinatörü Mehmet Erdoğan genel merkeze taşıyacak.
Yaşanan süreçle ilgili endişeli olan Milletvekili Erdoğan, birkaç gün içinde İskenderun’a gelecek.
Erdoğan’ın teşkillatan yükselen sese kayıtsız kalmayarak, “Teşkilatla görüşüp, isimleri birlikte değerlendireceğiz. Daha önce de yaptığımız gibi, sizleri dinleyip, ortak bir yaklaşımla adayı belirleyeceğiz” dediği öğrenildi.
Bence en makul adım, en doğru hareket buydu..
‘Kimseye danışılmadan alınan karar’lar yüzünden boş yere gerginlik yaşandı..

TABANDAKİ DİRENİŞ ADAYI DA BELİRLER!
AK Parti İlçe Başkanlığı sürecinde yoğunlaşan tepkiler, tabanın uyandığını gösteriyor. ‘Dayatmalar’ın oluşturduğu bunalım, tabanı fevkalade rahatsız ettiği ortada.. Sessiz direniş giderek, yükselen sese dönüşüyor..
Genel merkeze, Bakan Ergin’e, il teşkilatına ulaşan yüzlerce tepki mesajı, ‘direniş’in ayak sesleriyle yankı buluyor.
Bu içgüdüsel adım; daha sağlıklı, daha katılımcı bir alternatif yapı teşkil ediyor.
Çok önemli ve hassasiyetle üzerinde durulması gereken bir mesaj!
Yükselen bu sesi önemsiyorum.
Önemsemesi gereken birkaç isim daha olmalı..
Mesela Orhan Bey!
Mesela Orhan Bey’e sürekli tavsiyelerde bulunup, yanıltmaya yönelik davranış içinde olan yakın çevresi gibi..
Bilmeliler ki;
Bu direniş; gezi parkı eylemlerinde bana hükümetin duruşunu anımsatıyor.. O vakit, “Mesajı aldık” diyen bir iktidara paralel olarak, bugün İskenderun’da “Ne demek istediğinizi anlıyoruz” diyen bir algıya neden oldu.
Tepki anlamlı..
Bu tepki olumsuzlukları pozitif bir yaklaşıma sürüklüyor..
Sinerji yaratıyor..
Doğru okunduğunda, AK Parti’yi güçlü kılan bir model içeriyor..
Dayanışmayı öğütlüyor.
Bugün ilçe başkanlığında belirleyici olan, ‘dayatmacılara’ geri adım attıran bu ses, yerel seçimlerde de etkin bir rol üstlenecek gibi..
Sanırım bu direniş, adayı da belirleyecek!
İyi oluyor, güzel oluyor..
Yüreğimiz soğuyor vallaha..

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.