Ekonomide iyi şeyler oluyor..

Vergi rekortmenleriyle ilgili yazımdan ötürü dün birçok telefon aldım..
Sağolsunlar.. “Sezar’ın hakkını” teslim ettiğimden sevinenler, eczacılara yönelik yaptığım vurguya da takılanlar olmuş.. Ekonomide iyi şeyler oluyor..
Her neyse, ben ekonominin gidişatıyla ilgiliyim..
Dikkat ediyorsunuzdur muhakkak.. İşadamları yerel gazetelerin manşetinden düşmez oldu.. Atakaş Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Recep Atakaş’la birlikte Metkom’un Suriye’ye yönelik ihracatı da basında geniş yer buldu..
Bunlar güzel gelişmeler..
Yanı başımızdaki Yunanistan, ‘batma’ noktasıyla karşı karşıya kalmışken, Türkiye’deki sağlam ekonominin temelleriyle övünmek gerek..
80 yılda bu ne büyük değişim..
Yeni nesil hatırlamaz..
Tüp gaz kuyruğu..
Yağ kuyruğu..
Şeker kuyruğu..
Ekmekle karne satışını gören günler yaşadı, bu güzel ülkenin insanları..
Ama artık değil..
Şimdi, markaya dönüşmüş ürünlerimizle Avrupa’nın ilk 10’u arasında prestijimiz yükseliyor.. Gururumuz okşanıyor..
Satılan her ürünün bir tanesi mutlaka Türkiye’den..
Türkiye çıplak gözle bile görünen çok büyük adımlar attı, atıyor..
Devam ediyorum..
İskenderun’daki işadamlarımızda, eşi görülmemiş bir dinamizm ve kendine güven var.. KİSİAD’ın toplantısını hatırlayın.. Fuat Tosyalı, Recep Aatakaş, İSDEMİR Genel Müdürü İsmail Akçakmak ve daha birçok işadamının yüzü gülüyor..
Onlar iyi olunca, istihdam yarattıkları onbinler gülüyor..
Yeni arayışlar, yeni alternatifler var..
Mesela geçtiğimiz günlerde bir sohbetimizde İsmail Akçakmak’ın şu izlenimlerine katılıyorum.. Nedir o?
– Uzmanların Türkiye’yi dünya ekonomisinde başrol oynayacak ülkeler arasında görmeleri mantıklı. 2002 yılında söylediklerimiz bugün gerçekleşiyor. İskenderun’un yıldızı daha da parlayacak..”
Ben daha da ileri gidip şunu söyleyeceğim:
İsterseniz İskenderun olarak düşünün ya da Hatay..
Şu an bölgemiz gerçek bir “yükseliş” yaşıyor.
Allah nazarlardan korusun.. Ekonomi anlamında iyi bir trend yakalamışa benziyoruz..
Hatay Valisi M. Celalettin Lekesiz vaktinin büyük bir bölümünü işadamlarının sıkıntılarına ve stratejik çalışmalara ayırıyor. Göreceksiniz..
En geç 10 yıl içinde, İstanbul gibi finans merkezi olmamız kaçınılmaz hale gelecek.
Yalnız şu ayrıntıyı da aktarmadan geçemeyeceğim..
İskenderun Belediyesi, yükselen bu trend karşısında şimdiden bir stratejik yol haritası belirlemeli, beklentilere kayıtsız kalmamalı..
Bir 5 yıldızlı otelimizin olmayışı, bizim açımızdan hem kayıp, hem de büyük ayıp..
Antakya Ottoman Oteli, 2. ve 3. Otel için gerekli tüm çalışmaları tamamlamışken, İskenderun’un göz göre göre bu ‘kalkınmaya’ sessiz kalması beklenemez..
Zoruma gidiyor, üzülüyorum.. İskenderun’a aktarılması gereken tüm konferans ve konaklama bedelleri avcumuzun içinden Antakya’ya kayıyor..
Sadece ekonomi değil, sanatta, sporda, hayatın zenginliklerinde, her alanda başarılı olmalıyız.. Standartlarımızı yükseltmeliyiz..
İşte bu duygunun verdiği rahatlıkla ancak, İskenderun’u bir yerlere taşıyabiliriz..
Herşey bitmiş değil.. Vaktimiz var halen..
Bence, olaya bir toplumun uyanışını sağlayacak etkenleri hayata geçirmekle başlamalıyız..
İskenderun Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek’in topluma kattığı hoşgörü halkaları elbetteki önemli.. Ama güçlü bir lider olması için de, vakit kaybetmeden büyük dönüşümlere imza atmalıdır. Ayrıca cesur adımlarla, İskenderun’u ‘ekonomik’ kalkınmada yalnız bırakmamalıdır.
Bu konu başlıkları benim İskenderun’a bakışımdır.
Kimsenin hakkını yemek istemiyorum. Bu güzel kente herkesin katkısı vardır muhakkak. Bugüne dek yazdığım her yazıda hak edene hakkını vererek yaptığım bir çok değerlendirmem olmuştur..
Ve bu duyguyla diyorum ki:
– İskenderun için birşeyler yapacaksak, yapalım..
Neyi bekliyoruz ki?
O nedenle İskenderun Belediye Başkanı Dr. Yusuf Civelek’e seslenmek istiyorum.
Lütfen.. İskenderun’da tüm birimlerle bir toplantı tertipleyin..
Milletvekilleriyle..
Siyasi partilerin ilçe başkanlarıyla..
Mülki amiriyle, işadamlarıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla..
Yetkili ya da İskenderun’u ileriye taşıyacak kaç birim varsa hepsiyle..
Toplantılar yapalım..
Konuşalım, tartışalım..
İskenderun buradaysa, Ankara orada..
Bu mümkündür!

Yılmaz Akpınar
1974 doğumlu. Güney Medya'da müdür. İskenderun'un önde gelen gazetecilerinden.